Gisele Jaquenod is an artist/designer who offers some freebie themes at her site. She started a contest amd gave the chance to win a free custom blog design. Click the picture above for the details about this contest!
To enter the contest:
Arkadaşlar, Gisele Jaquenod, (web tasarımcı) bir yarışma düzenlemiş. kazanana ona özel yapılmış bedava blog teması verecek, katılmak için:
1- Gisele'in bloguna RSS veya Email ile üye olun. Sayfasının sağ üstünde var bu seçenekler.
2- Aynı benim yaptıgım gibi, bu yarışmayı blogunuza bir post olarak gönderin.
3- Gisele 'in ilgili yazısına (üstteki resimin linkinden ulaşabilirsiniz) blogunuzdaki yazının linkini verin ve kısaca 2010 dan beklentilerinizi yazın.
4. Twitter kullanıyorsanız, Gisele'in ilgili tweet ini retweet edin, ve bir önceki maddede Gisele'in bloguna bıraktıgınız yorum var ya, işte orda bunu da twitter kullanıcı adınız ile beraber belirtin, şansınız 2 katına çıkıyormuş :D
5. Herkes 1 yorumla katılabiliyor, bu yüzden yukarıdaki tüm bilgileri gönderdiginiz yorumda içerip içermediginizi kontrol edin!
İYİ ŞANSLAR!
To enter the contest:
Subscribe to the Blog via RSS or email!
Post about this contest on your blog using the banner below, and LINKING to this post with the guidelines.
Come back here and leave me comment with a link to your post, and tell me what is/was your New Year’s resolution for 2010!!
If you use Twitter, retweet about this in Twitter to get twice the chances (and remember to leave me your twitter username in the comment)!!
Only 1 comment per person, so make sure you put all the info in your comment. I will delete the extra comments and asign you all numbers for the shuffle once it closes
Arkadaşlar, Gisele Jaquenod, (web tasarımcı) bir yarışma düzenlemiş. kazanana ona özel yapılmış bedava blog teması verecek, katılmak için:
1- Gisele'in bloguna RSS veya Email ile üye olun. Sayfasının sağ üstünde var bu seçenekler.
2- Aynı benim yaptıgım gibi, bu yarışmayı blogunuza bir post olarak gönderin.
3- Gisele 'in ilgili yazısına (üstteki resimin linkinden ulaşabilirsiniz) blogunuzdaki yazının linkini verin ve kısaca 2010 dan beklentilerinizi yazın.
4. Twitter kullanıyorsanız, Gisele'in ilgili tweet ini retweet edin, ve bir önceki maddede Gisele'in bloguna bıraktıgınız yorum var ya, işte orda bunu da twitter kullanıcı adınız ile beraber belirtin, şansınız 2 katına çıkıyormuş :D
5. Herkes 1 yorumla katılabiliyor, bu yüzden yukarıdaki tüm bilgileri gönderdiginiz yorumda içerip içermediginizi kontrol edin!
İYİ ŞANSLAR!
çocugum olsa, erkek olsa adını nathaniel veya severus koymama izin verirler mi sizce?
hadi o da olmadı Sirius- gök ile alakasından yırtabilir mi?
heroes 3 de gelu vardı, o sayılır mı?
ben nedense hep gudik isimleri begeniyorum
eger bu isimlerin hiçbirine izin vermedilerse kurt koyarım valla erkek olursa, aslan diye isim oluyo kurt niye olmasın? bunlar hep kafamızda tanımladıgımız sınırlar.
mesela ŞAZİMENT diye isim var abi. şanzıman neden olmasın?
pırıl diye isim oluyo da vanilya neden olmasın?
ipek varsa keten neden yok?
kiraz var da üzüm neden olmuyormuş??
100 yıl boyunca çocukların adını yumurta koyun aha işte 100 sene sonranın murtazası karşınızda.
hadi o da olmadı Sirius- gök ile alakasından yırtabilir mi?
heroes 3 de gelu vardı, o sayılır mı?
ben nedense hep gudik isimleri begeniyorum
eger bu isimlerin hiçbirine izin vermedilerse kurt koyarım valla erkek olursa, aslan diye isim oluyo kurt niye olmasın? bunlar hep kafamızda tanımladıgımız sınırlar.
mesela ŞAZİMENT diye isim var abi. şanzıman neden olmasın?
pırıl diye isim oluyo da vanilya neden olmasın?
ipek varsa keten neden yok?
kiraz var da üzüm neden olmuyormuş??
100 yıl boyunca çocukların adını yumurta koyun aha işte 100 sene sonranın murtazası karşınızda.
Gavur isimleri ile ilgili gerçekler
- Aralık 29, 2009
- By Ova (Excuse My Reading)
- 23 Comments
Tiffany'ler hep deli doludur
Melanie'ler hep fingirdektir
christie/christina lar gösterip elletmeyen cinstendir.
Matthew'lar kıldır
Sarah'lar sorunlu olurlar, psikolojikmen (fdljhlshflkhdgdlfshljj)
Bobby'ler şopardır,
Luke'ler serseridir piçtir,
Brenda'lar kevaşedir
Edward'lar düzgün çocuktur
Catherine'ler agır abla-güçlü kadındır
Vanessa'lar ağlaktır
Todd'lar ise dombilidir,
Melanie'ler hep fingirdektir
christie/christina lar gösterip elletmeyen cinstendir.
Matthew'lar kıldır
Sarah'lar sorunlu olurlar, psikolojikmen (fdljhlshflkhdgdlfshljj)
Bobby'ler şopardır,
Luke'ler serseridir piçtir,
Brenda'lar kevaşedir
Edward'lar düzgün çocuktur
Catherine'ler agır abla-güçlü kadındır
Vanessa'lar ağlaktır
Todd'lar ise dombilidir,
çünkü kardeşim geliyo akşama
heyoooovv
:DDD
bacım bacımm
heyoooovv
:DDD
bacım bacımm
unusual'a manifesto: bahçe hortumundan kolye yaptım
- Aralık 28, 2009
- By Ova (Excuse My Reading)
- 4 Comments
ahahah tabi ki yapmadım :DD
ya geçenlerde unusual cım bir yazı yazdı, o kadar çok hoşuma gitti ki paylaşmak istedim.
DIY Projeleri by unusual okumak için tık tık
unusual cım o kadar güzel yazmış ki her kelimesine katılıyorum. ben de bahçe hortumundan kolye, papix'ten küpe, nihale lerden şapka, eski terliklerden sütyen yapsam, gelip begendim diyen hayran olan olur mu acaba, derin deerin düşündüm.aman en kotu kendi kendime değişik nickle çok begendim yorumları dizerim :DD olmadı eşe dosta dizdiririm dimi ama :p
ne dersin unusual??
ya geçenlerde unusual cım bir yazı yazdı, o kadar çok hoşuma gitti ki paylaşmak istedim.
DIY Projeleri by unusual okumak için tık tık
unusual cım o kadar güzel yazmış ki her kelimesine katılıyorum. ben de bahçe hortumundan kolye, papix'ten küpe, nihale lerden şapka, eski terliklerden sütyen yapsam, gelip begendim diyen hayran olan olur mu acaba, derin deerin düşündüm.aman en kotu kendi kendime değişik nickle çok begendim yorumları dizerim :DD olmadı eşe dosta dizdiririm dimi ama :p
ne dersin unusual??
biz Wii aldıgımızda wifit yok idi! yurtdısından almak istedim aslında ama gümrük korkusu artı nasıl taşırım sokarım korkusu ile beceremedim.
neyse dün wii fit aldık! gerçi suanda wii fit plus diye geçiyor. içinde yoga, aerobik, jogging, bir sürü salak saçma oyun, step hatta kung-fu bile var. henuz sadece 46 dakika oynadık ama oyunların hepsini göremedim, 4 te birini bile göremedim.
kesinlikle tavsiye ederim. yani benim gibi çalışan ve kilo sorunu olan biriyseniz ve işten eve gelip spora gidemiyorsanız kendi aerobik hocanızı tutmak gibi bişey oluyor.. tabi çok büyük bir görsellik beklemeyin, wii asla playstation oyunları gibi süper grafiklere sahip olmadı olamayacak da. ama canlı renkler, grafikler çok kompleks olmasa da wii nin sensörlerinin aşırı ve inanılmaz derecede hassas oluşu onu cazip kılıyor.
oynadıkça adamlar yapmışlar ya dedik. bugun 46 dakikada toplam 150 kcal civarında yaktım.
girince mii niz ile kendinize profil oluşturuyor ve wii fit plazadan mii yi seçip önce bir body test e tabi tutuluyordunuz. balance board animasyonu size kendini tanıtıp bilgilerinizi alıyor sizi ölçüp ideal kilonuzu söylüyor. kendinize bir program çıkarıyorsunuz. mesela ben 2 haftada 2-3 kiloluk bir kilo kaybetme hesabı yaptım. sizi her çıkışınızda takip ediyor, kilo almışsn vermişsin muhabbeti yapıyor, grafiginizi çıkartıyor..
kötü olan tek şey kilogram ve santimetre yerine feet ve lbs olarak alıyor verileri :) ama onun için de 1 kereligine google larsanız olur biter.
benim asıl koptugum sey de şu; dengenizin olması gerektigi yeri gösteren kırmızı bir nokta var. insan agırlıgını hep bir tarafa verirmiş gibi bir geyik yapıyor ve omurga sorunu yaşamamanız için dengenizi bulmanız gerektiginden bahsediyor.
benim agırlık merkezim popomda! popomu nereye hareket ettirdiysem kırmızı nokta o yana gitti, gülmekten öldüm... popom beni ele geçirdi :DD bunlar da mı gelecekti başıma?
neyse dün wii fit aldık! gerçi suanda wii fit plus diye geçiyor. içinde yoga, aerobik, jogging, bir sürü salak saçma oyun, step hatta kung-fu bile var. henuz sadece 46 dakika oynadık ama oyunların hepsini göremedim, 4 te birini bile göremedim.
kesinlikle tavsiye ederim. yani benim gibi çalışan ve kilo sorunu olan biriyseniz ve işten eve gelip spora gidemiyorsanız kendi aerobik hocanızı tutmak gibi bişey oluyor.. tabi çok büyük bir görsellik beklemeyin, wii asla playstation oyunları gibi süper grafiklere sahip olmadı olamayacak da. ama canlı renkler, grafikler çok kompleks olmasa da wii nin sensörlerinin aşırı ve inanılmaz derecede hassas oluşu onu cazip kılıyor.
oynadıkça adamlar yapmışlar ya dedik. bugun 46 dakikada toplam 150 kcal civarında yaktım.
girince mii niz ile kendinize profil oluşturuyor ve wii fit plazadan mii yi seçip önce bir body test e tabi tutuluyordunuz. balance board animasyonu size kendini tanıtıp bilgilerinizi alıyor sizi ölçüp ideal kilonuzu söylüyor. kendinize bir program çıkarıyorsunuz. mesela ben 2 haftada 2-3 kiloluk bir kilo kaybetme hesabı yaptım. sizi her çıkışınızda takip ediyor, kilo almışsn vermişsin muhabbeti yapıyor, grafiginizi çıkartıyor..
kötü olan tek şey kilogram ve santimetre yerine feet ve lbs olarak alıyor verileri :) ama onun için de 1 kereligine google larsanız olur biter.
benim asıl koptugum sey de şu; dengenizin olması gerektigi yeri gösteren kırmızı bir nokta var. insan agırlıgını hep bir tarafa verirmiş gibi bir geyik yapıyor ve omurga sorunu yaşamamanız için dengenizi bulmanız gerektiginden bahsediyor.
benim agırlık merkezim popomda! popomu nereye hareket ettirdiysem kırmızı nokta o yana gitti, gülmekten öldüm... popom beni ele geçirdi :DD bunlar da mı gelecekti başıma?
işte böyle agırlık merkezini gosteriyor kıpırdadıkça o nokta degisiyor, benimki de yukardakinden 5-6 cm daha asagıda, ve popomu nereye kımıldatırsam o nokta oraya gidiyo :DD
neyse işallah zayıflamayı umuyorum artık wii fit plus ile!
Ekleme:
bir kaç soru geldi de, wii fit ve wii ile alakalı FAQ gibi olsun şöyle bir:
Wii fit / Wii fit plus olarak gördüğüm paket nedir?
Wii fit, step tahtası benzeri ancak elektronik olan, 150 kg ya kadar destekleyen yassı bir "balance board" ve bu board un özelliklerini kullanarak oluşturulmuş oyunları içeren bir CD den oluşan bir pakettir.
Wii almadan Wii fit kullanabilir miyim?
Hayır. Wii fit pakedini kullanmak için bir Wii + wii yi kumanda etmeye yarayan wiimote ve nunchuck isimli 2 aletinizin olması gerekir. Yani wii niz yoksa, wii fit almayın. (D&r dakiler bize de sordular, tek bunu alıp giden sonra çalıştıramadan gelenler çok oluyormuş :D )
başka sorunuz olursa comment ile sorabilirsiniz cevap veririm!
Blogunuza gelen ziyaretçilerin ip'sini ve nereden geldiğini öğrenmek
- Aralık 27, 2009
- By Ova (Excuse My Reading)
- 45 Comments
Blogger in ziyaretçi iplerini veren ve takip eden bir sistemi olmadıgından, blogumuza kim girmiş çıkmış görmek ve bazen yorumcularımızın nerelerden oldugunu anlamak için Statcounter isimli bir siteyi nasıl kullanacagımızı anneye anlatır gibi anlatıyorum bugun :)
Öncelikle statcounter'a üye(register) oluyoruz.
yukarıdaki imajda üye olurken çıkan ekranı görebilirsiniz..
Registration bittikten sonra alttaki ekran çıkıyor
aynen devam ediyoruz
yukarıdaki ekrana gelince, bilgileri doldurun, ortada büyük okla gösterdigim alanları default bırakıp next ile bir adım sonraya geçin..
web site title blogunuzun başlıgı, url ise adresi olaranzii. next ten sonra
buraya statcounter sayfasında çıkan kodu yapıştırıyoruz ve save diyoruz! artık sayfamıza eklendi.
şimdi counter sayfamızda.. istatistiklere bakmak için de statcounter sitesine kullancı adı ve şifrenizle giriş yapın. yalnız tabi ki bir süre beklemeniz gerekecek :D
giriş yapınca zaten biraz evvel yaratmış oldugumuz blog profilimiz görünecek.
yukarıdaki resimde yuvarlak içine aldıgım yere tıklayın (grafik ikonu)
bizi bu sayfaya yönlendirecek. burda yine solda yuvarlak içine aldıgım yere basın.(recent visitor activity)
bu bize son 500 ziyaretçimizin bilgilerini gösterecek
birden fazla kez aynı ip den gelmiş insanları tek kayıt olarak gösteriyor..
her kaydın başındaki büyüteçe tıklayıp detayını da görebilirsiniz!
daha da güzeli şu, diyelim ki blogunuza gelip sizi taciz eden biri var,blogunuza bırakılan yorumların zamanlamasını, ziyaretçi zamanlamaları ile eşleştirince
http://www.ip-adress.com/ sitesine girip bu statcounter dan elde ettiginiz ip yi girerek haritada daha detaylı bilgilerini görebilirsiniz!
önümüzdeki günlerde vakit bulunca aynı şeyin sitemeter sitesi ile nasıl yapıldıgını da paylaşacagım :)
Avatar Rezaleti! (spoiler free)
- Aralık 26, 2009
- By Ova (Excuse My Reading)
- 5 Comments
başlıgı tamamen ibnelik olsun diye böyle yazdım. aslında avatar rezil falan degildi tabi ki. rezilliği anlatayım hemen:
sinemaya gittik. 1 saat 20dk. kadar güzel güzel izledik. fakat sonra film "takılmaya" başladı... zorunlu bir ara verdiler..
döndügümüzde film gene takılıyordu..
ve sonra ne oldu biliyor musunuz?? bir anda film, bambaşka sahnelere atlamaya başladı. sonra nihayet takılmayan yere geldiler, ama tabi ki muhtemelen arada bir yarım saatlik sahne atlanmıştı, alakasız kopuk bambaşka ve muhtemelen filmin sonunda bir yerdi. onca insanın içinde dışarı çıkıp itiraz eden 10-15 kişiden 2si de bizdik. itiraz etmesek o şekilde kopukgacık izleteceklerdi biliyor musunuz!!!
paramızı geri verdiler neyse ki...
izmir balçova kipa cinebonus rezaleti yani. filmin yarısını ve kopuk kopuk 4-5 sahnesini izlemiş oldum, böyle saçma bişey var mı ya? şansa bakar mısınız...
Avatar ın kendisine gelince, kesnlikle güzel, ama devrim diyorlardı ya, 3d açısından devrim denecek birşey değildi bence.
Asıl 3d olarak film başlamadan Alice in Wonderland fragmanı izledik ahhh ah o var ya o MÜ-KEMMELDİ!!!
şimdi avatar ın yarısını seyretmişken ahkam kesmeyeyim
ama Alice için ahkam kesebilirim, begenmeyen maldır! umarım siz de o fragmanı izleme şansı bulursunuz 3d olarak..
böyle de igrenc bi geceydi yani 1 saatlik yolu boşu boşuna teptik gösterip vermemek gibi bişey oldu resmen..
sinemaya gittik. 1 saat 20dk. kadar güzel güzel izledik. fakat sonra film "takılmaya" başladı... zorunlu bir ara verdiler..
döndügümüzde film gene takılıyordu..
ve sonra ne oldu biliyor musunuz?? bir anda film, bambaşka sahnelere atlamaya başladı. sonra nihayet takılmayan yere geldiler, ama tabi ki muhtemelen arada bir yarım saatlik sahne atlanmıştı, alakasız kopuk bambaşka ve muhtemelen filmin sonunda bir yerdi. onca insanın içinde dışarı çıkıp itiraz eden 10-15 kişiden 2si de bizdik. itiraz etmesek o şekilde kopukgacık izleteceklerdi biliyor musunuz!!!
paramızı geri verdiler neyse ki...
izmir balçova kipa cinebonus rezaleti yani. filmin yarısını ve kopuk kopuk 4-5 sahnesini izlemiş oldum, böyle saçma bişey var mı ya? şansa bakar mısınız...
Avatar ın kendisine gelince, kesnlikle güzel, ama devrim diyorlardı ya, 3d açısından devrim denecek birşey değildi bence.
Asıl 3d olarak film başlamadan Alice in Wonderland fragmanı izledik ahhh ah o var ya o MÜ-KEMMELDİ!!!
şimdi avatar ın yarısını seyretmişken ahkam kesmeyeyim
ama Alice için ahkam kesebilirim, begenmeyen maldır! umarım siz de o fragmanı izleme şansı bulursunuz 3d olarak..
böyle de igrenc bi geceydi yani 1 saatlik yolu boşu boşuna teptik gösterip vermemek gibi bişey oldu resmen..
Darkness comes from the northern side and Thorin clears his mind
- Aralık 25, 2009
- By Ova (Excuse My Reading)
- 7 Comments
lisedeydim ve dershaneye gidiyordum, kitabın üzerinde "Oradaydık, ve şimdi buradayız" yazıyordu
bu ne yahu, diye düşündüm, hobbit de nedir ki?
sonra okudum, okudum, okudum. yetmedi yüzüklerin efendisi ile tanıştım.
Blind guardian'ın Bard's Song- The Hobbit isimli şarkısı ile tanıştıgımda da zirve yaptım, üniversite 2 deydim sanırım.
Aslında blind guardian ile teee lise1 de bir arkadaşımın almanyadaki akrabasının getirdigi Follow the Blind kasedi ile tanışmıştım :))
Türkiyedeki tüm konserlerine gittim, ya o into the storm ile giriş yapıyolar ya, böyle nasıl heyecanlı oluyor, sanki bir portal açılacak ve Middle Earth'e gidecegiz!!!
Dagınık bir yazı oldu farkındayım ama, bir Lord of The Rings hayranı iseniz, Blind Guardian'ın ilgili şarkılarını dinleyin!
The Hobbit, Curse of Feanor, Noldor, Eldar ..ya nightfall in middle earth albumunu alın direk :)
"Ayyyy aynı ben" ve Pucca ilişkisi
- Aralık 24, 2009
- By Ova (Excuse My Reading)
- 9 Comments
pucca günlük'e girmemiş olan yoktur herhalde? pucca mahlaslı bir hanım kızımız hayatını, aşklarını, gelişmeleri, kısacası her türlü ekşınını yazıyor, ne yalan diyim çatır çatır okuyorum :D
akıcı yazıyor, bazen kullandıgı benzetme ve tanımlamalara günlerce gülüyorum
fakaat commentlere bakıyorum da, ulan her yazının altında "ay puccaa aynı ben" diyen biri var, bu ne lan..
hayır kız özenilecek bişey de yazmıyor ki, ne malsınız, ne garipsiniz, anlamıyorum sizi...
Her boka aynı ben..
noel babaya da mı aynı sen?
melih gökçek'e de mi aynı sen?
according to jim'e??
yuh.
akıcı yazıyor, bazen kullandıgı benzetme ve tanımlamalara günlerce gülüyorum
fakaat commentlere bakıyorum da, ulan her yazının altında "ay puccaa aynı ben" diyen biri var, bu ne lan..
hayır kız özenilecek bişey de yazmıyor ki, ne malsınız, ne garipsiniz, anlamıyorum sizi...
Her boka aynı ben..
noel babaya da mı aynı sen?
melih gökçek'e de mi aynı sen?
according to jim'e??
yuh.
kayınvalidem farmville'e zorla soktu benim suçum yok
- Aralık 22, 2009
- By Ova (Excuse My Reading)
- 9 Comments
kayınvalidemlere gitmiştik geçen pazardan önceki pazar. sabah kahvaltısına. facebook ta annem de kayınvalidem de çılgın atıyor resmen benden fazla giriyorlar. hatta bu sabah girdigimde "ilkay became a fan of ATATURK" mesajını görünce dellendim.
annemden elin programı üzerinden haber almak korkunç. annemn resimlerimize yorum yazması bişeylerin fanı olması daha korkunç.
neyse.. asıl meseleye geleyim gene konuyu dağıttıımm.
Kayınvaldecim illa farmville e gir bana hediye yolla hiç olmazsaa diye kandırdı ve artık ben de bu nemrut oyunu oynuyorum.
iş yerinin ışıksız duvarlarının içinde ektigimiz sanal patatesleri üzümleri akşama biçeceğimizi düşünüp yaşamak....ahhhhh içim fena oldu, tüm tarlaya ekmişim patatesi zaten, ruhum karardı ya resmen anne ben mal oldum yazılı tshirt giyip conconayt gibi gezicem...evet yapıcam bunu.
annemden elin programı üzerinden haber almak korkunç. annemn resimlerimize yorum yazması bişeylerin fanı olması daha korkunç.
neyse.. asıl meseleye geleyim gene konuyu dağıttıımm.
Kayınvaldecim illa farmville e gir bana hediye yolla hiç olmazsaa diye kandırdı ve artık ben de bu nemrut oyunu oynuyorum.
iş yerinin ışıksız duvarlarının içinde ektigimiz sanal patatesleri üzümleri akşama biçeceğimizi düşünüp yaşamak....ahhhhh içim fena oldu, tüm tarlaya ekmişim patatesi zaten, ruhum karardı ya resmen anne ben mal oldum yazılı tshirt giyip conconayt gibi gezicem...evet yapıcam bunu.
karı koca elektronik/bilgisayar mühendisiyiz diye herkes bize, hangi kamera? hangi notebook? hangi cep tel? 3g alıyım mı sence? ne edek ?? diye bir sürü sorular soruyor.
ya ben cidden bilmiyorum, cidden anlamam abi bu işlerden. kendime netbook alırken kırmızı olcak dedim; kıstasım buydu yani... şimdi ne diyim ben sana ki dimi :) hepsiburadayı, bimeksi açıp en çok ne satılmış bakıp alıyoruz desem kendini kötü hissedermisin canım akrabam? muhahhaah...
işte şurda bir şokodense rastladım çok hoşuma gitti! yapanın yazanın ellerine sağlık çok güldüm, hislere tercüman dertlere deva :D
http://www.zaytung.com/haberdetay.asp?newsid=301
ya ben cidden bilmiyorum, cidden anlamam abi bu işlerden. kendime netbook alırken kırmızı olcak dedim; kıstasım buydu yani... şimdi ne diyim ben sana ki dimi :) hepsiburadayı, bimeksi açıp en çok ne satılmış bakıp alıyoruz desem kendini kötü hissedermisin canım akrabam? muhahhaah...
işte şurda bir şokodense rastladım çok hoşuma gitti! yapanın yazanın ellerine sağlık çok güldüm, hislere tercüman dertlere deva :D
http://www.zaytung.com/haberdetay.asp?newsid=301
Ne ima ediyorsan açıkça yaz, reca ederim. bu ne lan?!
- Aralık 22, 2009
- By Ova (Excuse My Reading)
- 4 Comments
neden hala gerizekalı bir inatla sabahları hürriyet gazetesinin web sitesine giriyorum? kimbilir belki de böyle şeylere rastlamak için.
resmi iyi okuyun, hürriyet anasayfadan bir enstantane.
ölürüm de kestirmem?
neyi... kesin bıyığını tabii.. ama hürriyetin yaptıgı şoparlıga bakın efendim, insanın aklına ne geliyor önce? tebrikler hürriyet! daily mail ve people haberlerini kaynaksız alıntılamandan daha büyük bir başarı elde ettin kuzicigim..
he bir de hürriyet ve milliyette 3 ayda bir çıkan ve başka hiçbir web sitesinde rastlayamadıgımız brad pitt ve angelina jolie ayrıldı haberini hazırlayan arkadaşlara da selam ediyorum. işte gazetecilik böyle olmalı degil mi!! sen haberi yap, bakarsın tutar, denk gelir oh mis!!
Bu sabah SharePoint server ın normal çalışmasına ragmen, event logundaki durmak bilmeyen 5588 hatalarını gördükten sonra, epey bir araştırdım ve SQL makinesinin NIC konfigurasyonundan, db file ların "restricted growth" olabilmelerine dek uzanan bir nedenler silsilesi ile karşılaştım..
daha sorunun sebebini çözemedim ama log file ları unrestricted yapmaya çalışırken şöyle birşey buldum ki evlere şenlik...
http://www.exactsoftware.com/Docs/DocView.aspx?DocumentID=%7B2b24915c-66b5-4cec-a70b-e3cb414b8821%7D
yani olay şu, log file ı 2 terabayta kadar büyüsün diye seçince, unrestricted yapamıyorsun çünkü 2 terabayt zati unrestricted mış microsoftça. gerçi site official degil ama dogrudur bence...
beyle.
daha sorunun sebebini çözemedim ama log file ları unrestricted yapmaya çalışırken şöyle birşey buldum ki evlere şenlik...
http://www.exactsoftware.com/Docs/DocView.aspx?DocumentID=%7B2b24915c-66b5-4cec-a70b-e3cb414b8821%7D
yani olay şu, log file ı 2 terabayta kadar büyüsün diye seçince, unrestricted yapamıyorsun çünkü 2 terabayt zati unrestricted mış microsoftça. gerçi site official degil ama dogrudur bence...
beyle.
karın agrılarım öyle kotu ki bugun izin aldım evden çalışmak için
ve farkettim de, ne çok özlemişim evde olmayı be...
home office çalışmak süper olurdu dogrusu.
ve farkettim de, ne çok özlemişim evde olmayı be...
home office çalışmak süper olurdu dogrusu.
Elektriğin tecavüzüne uğrayan ağaçlar
- Aralık 17, 2009
- By Ova (Excuse My Reading)
- 12 Comments
Her Regl döneminde oldugum gibi yine ağlamaklı, depresyona meyilli ve bu ikisi ile nasıl aynı anda oluşuyor anlamadıgım bir şekilde tüm dünyaya öfkeliyim.
sabahları geldigim yolda elektrik direkleri ağaçları mahvetmiş durumda. fotografını çekemedigim için elimle paintte çizdim. (windows 7 deki paintte transparent çizme olanagı var)
işte ağaçlar, elektrik direginin oldugu hizadan böyle ısırılmışçasına hiç büyümemişler uzamamışlar..
elektrik direkleri/telleri ağaçlara tecavüz etmiş anlayacagınız.
ben o direkleri o ağaçların dibine kuran zihniyetinize sokayım. gerizekalılar.
2010 dan ne bekliyorum onu yazmam lazım,
* 2 hayalim var, onları gerçekleştirmek istiyorum
* daha olgun ve daha az fevri biri olmak istiyorum
* ailemde sağlık sorunu yaşamamak istiyorum,
* daha büyük bir ev istiyorum (böcek de olmasın)
* iş yerinde kalacaksam terfi almak istiyorum
* oracle sertifikalarımı almak istiyorum
Aslında, birinci ve üçüncü maddeler olsa yeter... gerisini istemem o zaman.
işte böyle..
* 2 hayalim var, onları gerçekleştirmek istiyorum
* daha olgun ve daha az fevri biri olmak istiyorum
* ailemde sağlık sorunu yaşamamak istiyorum,
* daha büyük bir ev istiyorum (böcek de olmasın)
* iş yerinde kalacaksam terfi almak istiyorum
* oracle sertifikalarımı almak istiyorum
Aslında, birinci ve üçüncü maddeler olsa yeter... gerisini istemem o zaman.
işte böyle..
kürtler özgürlük istiyor deniyor. Allahaşkına, neyin özgürlüğünden bahsediyorsunuz? sen de oy kullanıyor musun, evet. sen de devletin hastanesini, okulunu, çeşitli kurumlarını kuruluşlarını kullanıyor musun? evet. yaşadıgın yeri bırakıp büyük şehirlere gelmeni engelleyen var mı? hayır.
peki hangi özgürlük? kullanalım diye tutturdugun dilini sokakta konuşmanı yasaklayan var mı? hayır.
kendi derdinizi kendiniz yaratıyorsunuz.
kendi söylemlerinizle, öfkenizle, size haksızlık yapıldıgına duydugunuz o aptalca inançla, gaza geliyorsunuz. hem de kimin gazına biliyor musunuz? başınızdaki AĞA OĞULLARI NIN:
o lideriniz Ahmet Türk ve digerleri, sizin gibi, fakir, muhtaç mı sanıyorsunuz?
hepsi zengin, kiminin çocugu amerikada okuyor, kiminin çeşmede malikane gibi villaları var.
Sizi sizler mi savunuyorsunuz, yoksa denize düşüp yılana mı sarılmak bunun adı? Yıllarca kürt köylüsünün ağzına sıçan Ağaların ogulları başınızda gene işte.
Ben size gerçegin ne oldugunu söyleyeyim mi, gerçek, binlerce şehit askerin ardında kalan anneler, babalar, eşler, çocuklar. gerçek onların kanının asla kurumayacak olması. gerçek gelecekte de başka insanların ölecek olması. gerçek öfkenin kimseyi hiçbir yere ulaştırmayacak olması. gerçek abdullah öcalan denilen adamın bizim maaşımızdan kesilen gelir vergileri ile doyuruluyor ve yaşatılıyor olması. Gerçek sizin kandırılışınız. o yeri geldiginde sempatizanı, yeri geldiginde savunucusu oldugunuz Pkk nın size herkesten fazla zarar veriyor oluşu.
gerçek çok saçma.
suç olan düşünmek degildir, sözler degildir. demokraside sözler ve düşünceler suç olamaz.
suç kan dökmektir. demokrasi kanla yaşayamaz.
ve doğduğu ülkeye kan dökerek ihanet eden adama kimse acımaz.
sarıldıgınız yılan sizi dibe götürüyor.
How to setup Database mail to send Backup completion notifications in sql server 2005
- Aralık 14, 2009
- By Ova (Excuse My Reading)
- 1 Comments
I did all the steps here ; the test mail worked fine but een after a succesful execution i did not receive any emails..
after some struggling, i found out that you also have to enable mail profiles through SQL Server Agent properties & restart agent one more time
after some struggling, i found out that you also have to enable mail profiles through SQL Server Agent properties & restart agent one more time
Amerikalılar aslında ozon tabakasını tamir edebiliyorlar..
- Aralık 14, 2009
- By Ova (Excuse My Reading)
- 8 Comments
Ben uzun süredir otobüse binmiyorum. epey olmuş yani onu anladım geçen haftaki binişimde.
Memoyla alsancaga gidiyoruz, ben SharePoint konferansına gidiyorum o iş yerine gidecek, birden şoför ve yandaşının konuşmaları çalındı kulağımıza.
şoför bey amca diyor ki: amerikalılar aslında ozon tabakasını tamir edebiliyor. adamlar yolunu bulmuş.. ama işlerine gelmiyor ki! ne zaman isterlerse o zaman yapacaklar. (içses: yok abi sadece kendi taraflarını tamir edecekler!)
karşısındaki abi de coşkuyla onaylıyor...
mehmet: ya birkaç usta da biz gönderseydik şu tamire..
ben : **koooop**iptal** insert "etraftaki teyze ve amcaların kınayan bakışları " here
fakat o da ne? söforun karşısındaki abi (ş.k.a)ozonu da geçti uzaya çıktı
ş.k.a: oglum bunlar uzayla baglantılı uzayla.. bu domuz gribini bile uzaydan gönderiyorlar.
ş: evet abi, kesin zaten. *** bizi kandırıyorlar, ülkemizin ırzına geçtiler, hepimizi dömelttiler, tüm bunlar hep yalan, bir çok komplo teorisi daha *** mealinde bla blalar..
yok ya, ben vatandaşımızın fantastik iç dünyasına mı hayran olayım, yoksa 50 kişinin önünde tüm bu düşünceleri bagıra bagıra anlatacak seviyede bir özgüven taşımasına mı bilemiyorum..
siz olsanız hangisine hayran olurdunuz?
Happened oh, so quietly. They say...
- Aralık 14, 2009
- By Ova (Excuse My Reading)
- 7 Comments
Öyle dandirik bir ruh halindeyim ki habire david bowie dinliyorum. erkek olsam ibne olmuştum yeminle.
buraya mallar gibi, çok sıkılıyorum öfff aarrgh yazmak hoşuma gitmiyor ama zatan 4 gündür ses çıkmıyor benden, çünkü daralıyorum, darlanıyorum, böyle olmaması gerekirdi. bu işte bir yanlışlık var!!
2009 da 2008 de boktan dı benim için vasattı, lütfen 2010 güzel olsun. benim gibi gözlerini kapatıp kendini lütfen lütfen nolur Allahım diye sıkıp da dua edenler, işallah sizin de dilekleriniz kabul olur, valla.. ne diyim. işimiz Allah'a kaldı belki de.
buraya mallar gibi, çok sıkılıyorum öfff aarrgh yazmak hoşuma gitmiyor ama zatan 4 gündür ses çıkmıyor benden, çünkü daralıyorum, darlanıyorum, böyle olmaması gerekirdi. bu işte bir yanlışlık var!!
2009 da 2008 de boktan dı benim için vasattı, lütfen 2010 güzel olsun. benim gibi gözlerini kapatıp kendini lütfen lütfen nolur Allahım diye sıkıp da dua edenler, işallah sizin de dilekleriniz kabul olur, valla.. ne diyim. işimiz Allah'a kaldı belki de.
Bu kanlı ürünleri kullanmayın, hayvan zulmune dur deyin
- Aralık 09, 2009
- By Ova (Excuse My Reading)
- 5 Comments
Kedili Cadı nın bu yazısını okuyun lütfen. Mide bulandırıcı resimler yok, sadece iç burkan bir vahşet hikayesi var.
hayvanlar üzerinde nasıl deney yapıldıgını anlatıyor..
bu yazıyı sizinle paylaşmak istedim çünkü, Cruelty free yani hayvanlar üzerinde denenmeden üretilmiş ürünlerin bir listesi var: http://www.shac.net/resources/resources/cruelty_free_guide_lowres.pdf
bu liste UK için olsa da eminim türkiyede bulunan bazı markaları da içerecektir. Örnegin LUSH mevcut, artık bütün şampuan ve sabunlarımı ordan alıyorum.
lütfen bunu paylaşın. hayvanlar deney laboratuarlarında, cansız birer eşyaymış gibi ölmesin.
bu arada avşa adasındaki köpek katillerine verilen 30 ar binlik cezanın haberi de çıktı!!
http://www.hurriyet.com.tr/gundem/13148957.asp?gid=229
bundan sonra, o çok ayılıp bayıldıgım parfümleri de almayacagım..
Sadece cruelty-free parfümlerden kullanacagım. bildigim kadarı ile body shop böyle. daha fazlasını araştırıp paylaşacağım
hayvanlar üzerinde nasıl deney yapıldıgını anlatıyor..
bu yazıyı sizinle paylaşmak istedim çünkü, Cruelty free yani hayvanlar üzerinde denenmeden üretilmiş ürünlerin bir listesi var: http://www.shac.net/resources/resources/cruelty_free_guide_lowres.pdf
bu liste UK için olsa da eminim türkiyede bulunan bazı markaları da içerecektir. Örnegin LUSH mevcut, artık bütün şampuan ve sabunlarımı ordan alıyorum.
lütfen bunu paylaşın. hayvanlar deney laboratuarlarında, cansız birer eşyaymış gibi ölmesin.
bu arada avşa adasındaki köpek katillerine verilen 30 ar binlik cezanın haberi de çıktı!!
http://www.hurriyet.com.tr/gundem/13148957.asp?gid=229
bundan sonra, o çok ayılıp bayıldıgım parfümleri de almayacagım..
Sadece cruelty-free parfümlerden kullanacagım. bildigim kadarı ile body shop böyle. daha fazlasını araştırıp paylaşacağım
kimseler tutamadı yerini lost, başkasını sevemedim senin gibi
- Aralık 08, 2009
- By Ova (Excuse My Reading)
- 8 Comments
belki adalardan hoşlanmıyor olabilirim ama bizim salakları çok özledim.
orda bir cek var uzakta,
o cek bizim cekimizdir
lider olamasa da, aşkta çuvallasaa da
o cek bizim cekimizdir
tralalllalallaaa lalalalalalaaaaaaaa
orda bir ben var uzaktaa
o benjamin bizim benimizdirr
her tarafı oynasa daa
o ben bizim benimizdirr
orda bir sawyer var uzaktaa
o sawyer adadaki kadınların sawyerıdırr
biri aldı biri bıraktı amaneey
nedir bu adamın çektigi
lalallalalalaaaa
orda bir kevaşe var uzaktaa
o kevaşenin bizimlen alakası yoktuur
bir ceke yanaşır bir sawyer a park ederr
o kate in bizlen ilişiği kesilmiştiiir
ordaa bir locke var cehennemin dibinde
5 sezon pezevenk seçilmiştir diye bekledik
ama sonunda bizi de patlattı eleman..
ah locke..
locke, locke, locke.. keske senin gibi bombayı koduum gibi patlatabilsem.
idolümsün!
lost baslasin artık yeter gayri. ne flashforward ne baska bişey onun tadını vermiyor..
hiçbirisi senin gibi sevilmiyor lost! biticen zaten Allah kahretmesin seni
yaprak dökümü izlemek aptallaştırıyormuş
- Aralık 08, 2009
- By Ova (Excuse My Reading)
- 9 Comments
haftalardır çarşamba günleri beynime inen darbenin nedenini araştırıyordum, yaprak dökümü fragmanına bakmak için girdigim yaprak dokumu official site da gördügüm bir mesajla hem kendimden geçtim hem de aydınlandım.
are you enligthened sister??
are you enligthened sister??
kimse yaprak dökümünü izleyenlere meni olamaz hain kumral.
inan aşk-ı memnu izleyenler bile olamaz. aa bu arada aşk-ı memnınun kitabı çıkmış duydun mu kumralım. ha ama pardon unutmuşum biz YD iciz. öööööö yaprak dökümü forever!
allah cezanızı versin lan sizin. manyak mısınız? hele bir alttaki yoruma bak. hadi tekrardan vazgecmis!!!
naptın ihsan..naptın..
ihsaaan salıcam hayriyeyi üstüne ihsaan.oglum girmeyin lan şu yorumları, yeter kendi milletimden soguttunuzz lan beni.
Bu sabah, bu korkunç sıfatı yani "enerjisi yüksek" sıfatını kullandıgımı farkettigimde, bir bismillahirahmanirahim çektim.
bana ne oluyordu?
enerjisi yüksek ne demekti? termik santral gibi bişey mi?
enerjisi çok yüksek.. deyince, benim aklıma ilk etapta karı isteriiiim diye dolaşan atom karınca tipli biri geliyor. belki ben fesatım. ama yok, rica ediciim, benim enerjim yüksek degil.
sevenlerim.. sözüm size.
Sakın ola ki benden "enerjisi yüksek biridir" diye bahsetmeyin :((
bana ne oluyordu?
enerjisi yüksek ne demekti? termik santral gibi bişey mi?
enerjisi çok yüksek.. deyince, benim aklıma ilk etapta karı isteriiiim diye dolaşan atom karınca tipli biri geliyor. belki ben fesatım. ama yok, rica ediciim, benim enerjim yüksek degil.
sevenlerim.. sözüm size.
Sakın ola ki benden "enerjisi yüksek biridir" diye bahsetmeyin :((
Bu karar çok önemli! Hayvan öldürenlere rekor ceza...
- Aralık 07, 2009
- By Ova (Excuse My Reading)
- 6 Comments
Şu adreste de görebileceginiz üzere;
Artık hayvan öldürmek cezasız kalmıyor..
habere konu olan üç kişi, birsürü köpeği zehirlemişler, karşılıgında 30 000 TL ceza almışlar.
itiraz etmişler, reddedilmiş.
oh canıma değsin, o kadar sevindim ki:
Artık hayvan işkencecilerine karşı daha güçlü bir argümanımız var çünkü yasa çatır çatır uygulanıyor.
Ödeyin o parayı aklınız başınıza gelsin..
ödeyin o parayı, insanla etkileşen, besledigimiz, sevdigimiz bir can almanın yükünün altına girin.
sanki sen gelip köpeklerin yaşadıgı yere şehir kurmadın..sanki dünya baştan beri senindi..
insan hep kolay yolu seçiyor.
o hayvanları aşılamak, kısırlaştırmak, barınak yapılması için çalışmak şöyle dursun; paşalar zehirleyelim kurtulalım diye takılıyorlar. E efendiler, hayatta bize her rahatsızlık veren seyden öldürerek kurtulacaksak, hepimiz şu ana kadar onlarca kez katil olmuştuk! hiç mi vicdan yok siz de?
ama artık elimizde feci bir örnek var..
oldu artık oldu..
Artık hayvanlara iyi davranmayan insanlara "para cezası var" derken, sesimiz daha gür çıkacak..
sadece en büyük şaşkınlıgım, bu haberin basın yayın organlarında çok ses getirmeyişi. kardeşim yayınlayın, herkes duysun bilsin, bu gavatları ancak para durdurur. öldürecekleri varsa vazgeçsinler.
yayınlayın şu haberleri, bilmemkimin memesi çıkmış dötü açılmış haberinden mi sıra gelmiyor..
Artık hayvan öldürmek cezasız kalmıyor..
habere konu olan üç kişi, birsürü köpeği zehirlemişler, karşılıgında 30 000 TL ceza almışlar.
itiraz etmişler, reddedilmiş.
oh canıma değsin, o kadar sevindim ki:
Artık hayvan işkencecilerine karşı daha güçlü bir argümanımız var çünkü yasa çatır çatır uygulanıyor.
Ödeyin o parayı aklınız başınıza gelsin..
ödeyin o parayı, insanla etkileşen, besledigimiz, sevdigimiz bir can almanın yükünün altına girin.
sanki sen gelip köpeklerin yaşadıgı yere şehir kurmadın..sanki dünya baştan beri senindi..
insan hep kolay yolu seçiyor.
o hayvanları aşılamak, kısırlaştırmak, barınak yapılması için çalışmak şöyle dursun; paşalar zehirleyelim kurtulalım diye takılıyorlar. E efendiler, hayatta bize her rahatsızlık veren seyden öldürerek kurtulacaksak, hepimiz şu ana kadar onlarca kez katil olmuştuk! hiç mi vicdan yok siz de?
ama artık elimizde feci bir örnek var..
oldu artık oldu..
Artık hayvanlara iyi davranmayan insanlara "para cezası var" derken, sesimiz daha gür çıkacak..
sadece en büyük şaşkınlıgım, bu haberin basın yayın organlarında çok ses getirmeyişi. kardeşim yayınlayın, herkes duysun bilsin, bu gavatları ancak para durdurur. öldürecekleri varsa vazgeçsinler.
yayınlayın şu haberleri, bilmemkimin memesi çıkmış dötü açılmış haberinden mi sıra gelmiyor..
Sadece korkunç oldugu için bir köpek balıgını acımadan öldürmek reva mıdır??
- Aralık 05, 2009
- By Ova (Excuse My Reading)
- 4 Comments
insanlar köpekleri zehirliyorlar, köpekbalıklarını öldürüyorlar, kedileri eziyorlar ve bişey olmamış gibi devam ediyorlar yollarına. timsahın derisini çanta olarak kullanıyorlar ve bir timsahın onların çantası için ölmüş oldugu gelmiyor akıllarına. tabaktaki köfteleri yutuyorlar ama asla yaşaması gereken ineği hayal etmiyorlar. kürk giyiyorlar ve bir canlının derisini ve hayatını çaldıklarını umursamadan okşuyorlar kürklerini.
kağıtları kesilmiş ağaçlardan yapıyorlar buruşturup atıyorlar ve rafineriler ve termik santraller ve silahlar ve patlayan bombalar kesilen ormanlar yerine yapılan binalar sürekli açık duran musluklar hepsi dünyayı gün be gün tüketirken plastik kartlarla hayatlarını satın alıyorlar...
ve ben insanları sevmiyorum ve ben insan olmak istemiyorum ve ben nasıl bir maddeden yapıldıgımı bilmek istiyorum.
**not**: bunu başımıza taş yagacak bloguna yazmıştım ama, o kadar seviyorum ki bir de burda yayınlayayım dedim. yetti artık veji olmaya karar verdim. hayvanlara zarar veren insanlara ENGEL olalım.
i <3 google chrome + windows 7
- Aralık 04, 2009
- By Ova (Excuse My Reading)
- 0 Comments
Google chrome Vivienne Westwood teması yapmış lo!
süper olmuşş.
Google chrome a bayılıyorum, böyle çok dinleyen az konuşan ama öz konuşan bir dost gibi kendisi, canım ya.
Temaların çıktıgını haftalar önce görmüş ancak bakınamamıştım.. şimdi vivi yi görünce delirdim ve hemen bir tıkla kurdum! çok güzel degil mi ya!!
2 hafta önce windows 7 ye geçtim. büyük işyerinde çalışmanın nimetlerinden biri işte, her zıkkım ilk çıktıgında önünüze düşüyor. vistayı kurup denememiştim dahi herkes kötü diyordu çünkü, ama windows 7 yi kurmak istedim :D
benim kekoşlugum mu bilemiyorum ama chorme ve windows 7 de nette gezerken uzay üssünde dolaşıyomuş gibi geliyor..
bu arada bugun cuma ve sinemaya gitmek istiyorum ama hangi filme? neşeli hayat a gitsem aglarmıyım acaba. dudagımda uçuk çıktı ve ağlamak son istedigim şey. öF!! lovely bones, sherlock holmes, wolf man, alice in wonderland, dr. parnassus, bir an evel vizyona girin bu bir emirdir!
süper olmuşş.
Google chrome a bayılıyorum, böyle çok dinleyen az konuşan ama öz konuşan bir dost gibi kendisi, canım ya.
Temaların çıktıgını haftalar önce görmüş ancak bakınamamıştım.. şimdi vivi yi görünce delirdim ve hemen bir tıkla kurdum! çok güzel degil mi ya!!
2 hafta önce windows 7 ye geçtim. büyük işyerinde çalışmanın nimetlerinden biri işte, her zıkkım ilk çıktıgında önünüze düşüyor. vistayı kurup denememiştim dahi herkes kötü diyordu çünkü, ama windows 7 yi kurmak istedim :D
benim kekoşlugum mu bilemiyorum ama chorme ve windows 7 de nette gezerken uzay üssünde dolaşıyomuş gibi geliyor..
bu arada bugun cuma ve sinemaya gitmek istiyorum ama hangi filme? neşeli hayat a gitsem aglarmıyım acaba. dudagımda uçuk çıktı ve ağlamak son istedigim şey. öF!! lovely bones, sherlock holmes, wolf man, alice in wonderland, dr. parnassus, bir an evel vizyona girin bu bir emirdir!
Failover Farm kurucam önümüzdeki günlerde
- Aralık 04, 2009
- By Ova (Excuse My Reading)
- 4 Comments
SQL mirroring i ögrenedurayım, moss için en güzel yapının bu olduguna karar verdim. bir de tek farm içinde, 2 data center la ve SQL witness server ile kurulan bir yapı daha var ama o bana daha karısık geldi.
backup ları da aldın mıydı artık sistemi bırak kendisi çalışsın. moss göçtü derdi yok! hemen failover gelsin otursun öbürsünün yerine. e tabi deneme yanılma yöntemi ile yapacagım bunu her zamanki gibi, yapınca da paylaşacagım buradan. adım adım yazmıyor esseogl u esekler.
Yalnız bu sistem büyük özveri istiyor neden derseniz, custom yazılımları, web part olsun solution olsun feature olsun sürekli iki tarafa da kurmak ve de manuel olarak senkron tutmak gerekecek.. alt katmanda sql mirroring ile bizim işimizi hallediyor ancak işte.. üst taraf karışık..
microsoft un dokumanlarını da hiç begenmiyorum, bişeyleri anlatıyor ama oracle daki gibi tam aradıgın sorunun yanıtını hedef göstererek vermiyor. hep deneyeceksin, öyle bulacaksın.
benim kafama son günlerde şöyle bir soru takılıyor, ben hep her uygulamamız için ayrı web application yaratıyorum, böylece hepsinin kendi web config i vs. oluyor. diyelim ki a uygulamasını x firmasına b uygulamasını y firmasına yazdırdık birbirlerinden bagımsız çalışabiliyorlar falan..
ama bir de bir web application yaratıp, onun altında her uygulamayı ayrı root page yapmak var.. hepsine ayrı content veritabanı yaratmak var.. yani düşünsen daha bir çok yöntem çıkar. microsoft neden bunları daha detaylı paylaşmıyor, ideal mimari planlamalarını açıklamıyor anlamıyorum. yani mesela sizin için performans önemliyse şöyle bir yapı kurun, güvenlik önemliyse böyle kurun.. yok anacım illa deneme yanılma yapacagız.
ben de işte vmware üzerinde bol bol deneyecegim artık.. evet, yaşayarak ögrenmek!
backup ları da aldın mıydı artık sistemi bırak kendisi çalışsın. moss göçtü derdi yok! hemen failover gelsin otursun öbürsünün yerine. e tabi deneme yanılma yöntemi ile yapacagım bunu her zamanki gibi, yapınca da paylaşacagım buradan. adım adım yazmıyor esseogl u esekler.
Yalnız bu sistem büyük özveri istiyor neden derseniz, custom yazılımları, web part olsun solution olsun feature olsun sürekli iki tarafa da kurmak ve de manuel olarak senkron tutmak gerekecek.. alt katmanda sql mirroring ile bizim işimizi hallediyor ancak işte.. üst taraf karışık..
microsoft un dokumanlarını da hiç begenmiyorum, bişeyleri anlatıyor ama oracle daki gibi tam aradıgın sorunun yanıtını hedef göstererek vermiyor. hep deneyeceksin, öyle bulacaksın.
benim kafama son günlerde şöyle bir soru takılıyor, ben hep her uygulamamız için ayrı web application yaratıyorum, böylece hepsinin kendi web config i vs. oluyor. diyelim ki a uygulamasını x firmasına b uygulamasını y firmasına yazdırdık birbirlerinden bagımsız çalışabiliyorlar falan..
ama bir de bir web application yaratıp, onun altında her uygulamayı ayrı root page yapmak var.. hepsine ayrı content veritabanı yaratmak var.. yani düşünsen daha bir çok yöntem çıkar. microsoft neden bunları daha detaylı paylaşmıyor, ideal mimari planlamalarını açıklamıyor anlamıyorum. yani mesela sizin için performans önemliyse şöyle bir yapı kurun, güvenlik önemliyse böyle kurun.. yok anacım illa deneme yanılma yapacagız.
ben de işte vmware üzerinde bol bol deneyecegim artık.. evet, yaşayarak ögrenmek!
Sensiz doğan güneşin taa-biiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiip
- Aralık 03, 2009
- By Ova (Excuse My Reading)
- 0 Comments
Naz!
çok özleniyorsun bebegim. bunu bil.
çok özleniyorsun bebegim. bunu bil.
Erkek dedigin nasıl olacak, bıyıklı mı bıyıksız mı?
- Aralık 03, 2009
- By Ova (Excuse My Reading)
- 3 Comments
bence bıyık güzel bişey degil..
hayır sakal iyiydi de bıyık kötüydü..
yani bıyık fena degildi de, öyle yumurta gibi de olmazmıştı da, bıyık yine baba şeysi gibiymişti.
tek bıyık olmaz.
cemil ipekçi bıyığıysa, bak o başka.
badem bıyık kabul edemiyoruz müessesemizde.
ince bıyıklarsa hiç olmuyor ne o öyle sübyancı gibi?
pala bıyık desen herkes kaldıramaz.
en güzeli BIYIKSIZLIk.
erkek dedigin bıyıksız olacak arkadaş!
ha azıcık sakalı varsa belki biraz.
ama o da abartmamak kaydıyla.
baba, lafım sana degil. sen sakın kesme bıyıgını! sen babasın.
holly hunter a kıl olanlar klubune hoş geldiniz. ayagınızı paspasa silin.
- Aralık 03, 2009
- By Ova (Excuse My Reading)
- 0 Comments
ben bu kadına çok gıcık olurum
ve bu sebeple..oynadıgı filmleri de sevmem.
holly! seni sevmem, ananı da sevmezdim. hıh!
ne demek memelerim? memelerini internette mi arıyorsun? söz konusu benim memelerim mi? memelerim diye bir kitap, film veya sanat eseri mi var? bizim niye haberimiz yok?
ayrıca bir de anya ayoung chee ve hiroko mama sevişmiş sanrım, kim onlar hiçbir fikrim yok ama, onların seks kasedi defalarca aratılmış değişik şekillerde/kombinasyonlarda yazılarak (yukardaki tek kayıt diil daha bissuru değişik şekilde yazıp aramışlar demek istiyorum)..adamlardaki azme bak ya. öss ye böyle hazırlansan şimdiye pröftün koçuuum!!!!
cemal süreya ne demiş? memelerin kahramandı.. ya.. ya..
David Lynch Ah Belinda yı yeniden çeksin
- Aralık 02, 2009
- By Ova (Excuse My Reading)
- 4 Comments
Blogırlar aramızda para toplayalım, bence david amca varolan senaryoyu da begenir, indirim bile yapar.
çeksin bence.
müjde ar oynasın gene!
çeksin bence.
müjde ar oynasın gene!
bu şarkıyı böyle söyleyen bir ben miyim?
- Aralık 02, 2009
- By Ova (Excuse My Reading)
- 4 Comments
Rahmetli Barış Manço nun "ha ha hahaha hapşuuu" şarkısını
fa fafafafa fak yuu
diye söyleyen, bi ben miyim..
o nane limon kabugu.. var ya.. neyse bozmayalım terbiyemizi, 28 senedir hep uslu kız oldum, biraz daha sabır.
fa fafafafa fak yuu
diye söyleyen, bi ben miyim..
o nane limon kabugu.. var ya.. neyse bozmayalım terbiyemizi, 28 senedir hep uslu kız oldum, biraz daha sabır.
sevgili blog,
bugün çok mutsuzum,
neden diye sorma.
bazı şeyleri çok uzun zamandır bekliyoruz. olacak-olmayacaktan çok yapabilecek miyiz yapamayacak mıyız oldu bizim adımız..
sevgili blog,
umarım buraya daha neşeli yazılar yazabilirim yine. - agır dram ya şu an-
bugün çok mutsuzum,
neden diye sorma.
bazı şeyleri çok uzun zamandır bekliyoruz. olacak-olmayacaktan çok yapabilecek miyiz yapamayacak mıyız oldu bizim adımız..
sevgili blog,
umarım buraya daha neşeli yazılar yazabilirim yine. - agır dram ya şu an-
Dünyanın en becerikli ev hanımı olmama 2 yemek kaldı
- Aralık 01, 2009
- By Ova (Excuse My Reading)
- 4 Comments
ingilizce bir yemek kitabı almıştım hani. işte onu alırken akıl edemedigim bişey oldu efenim, gavur dediginiz yemege lime juice, sour cream, cooking spray, chill sauce gibi ekstra naneler ve de sage, thyme, basil gibi otumsular katmadan oldurmuyor. baharatlar da bi alem. yani yemek tariflerinden pek cogu benim izmirde bu mevsimde ve de genel olarak bulamayacagım bileşenlerden oluşuyor
acılara garkım zaten genel olarak eve geliyorum yemek yok ve kapana kısılmış bir fare gibi ne yapıcam diye hönkürüyorum.
peki naptım bu yemek kitabındaki tariflere? tabi ki bir base ingredient belirleyip onun çevresine windows bileşeni ekler gibi malzeme ekliyorum
işte şaheserim! valla güzel oldu bak!
efendim bir tarif vermişler tavugu soslayıp pişiriyorsunuz. apple cider, chili powder vs vs fakat bir base madde var ki o da ne? baL! honeeey
ben de naptım bastım üzüm sirkesini apple cider yerine, diger x powder dedigi seylerin ikamesi olarak da kimyon, kuru nane, ekmek kırıgı, karabiber vs kullandım. aslında ben sosunu yaparken mehmetle baya bir endiselendik tamamen deneysel ya bişeye benzemezse diye ama öyle lezzetli oldu ki!
tabakta normal 3 parçalık tavuk gögsünü aldım-küçük boy-
4 tatlı kaşıgı bal, 1 tatlı kasıgı kimyon 1 tatlı kasıgı k.biber, 1 tatlı kasıgı pul biber, 1 dilim ekmek kırıgı ve goz kararı kuru naneyi karıstırın. sonra tavuklara bulasmasını saglayacak kadar sıvılastıracak ama macunumsulugunu bozmayacak miktarda göz kararı üzüm sirkesi ilave ettim. buladım bunları attım azcık yagla kısık ateste yavas yavas pişti ve hiç de fena olmadıı.
evet! nihayet güzel bir yemek yaptım. 2 tane daha yaparsam dünyanın en hamarat ev hanımı olucam heheheh başım göğe erecek.elimin hamuruyla tekken 6 oynıcam.
Stoned to death by a boring meeting, feeling wobbly
- Aralık 01, 2009
- By Ova (Excuse My Reading)
- 4 Comments
sabah toplantısından çıktım az evel, kafamı toplayıp işime gömülmeden önce selam edeyim bloguma dedim..
- Oracle Sertifika sınavımı öteleyip duruyorum, resmen takunya fırlatılmayı hak ediyorum. şimdi de 16 aralıktan daha ötelere sallamayı düşünüyorum çünkü hazırlanamadım *muf*
- evvelsi gün bacımla d&R da 14 tl ye assasin's creed bulduk hemen aldık. Allahım! bana tez elden, Assasin's Creed1-2, Fallout 3, Dragon Age Origins, Neverwinter Nights 2 nin exp. packleri, temple of elemental evil, God of war 1-2, resident evil 4 oynayacak zaman ver. çok özledim oyun oynamayı :(
- Alper canıgüz 'ün okumadıgım bitanecik kitabı kalmıştı, oğullar ve rencide ruhlar, işte o şaheseri okuyorum şimdi ve de deli gibi Midsomer Murders izliyorum, bütün midsomer cinayete kurban gitti dizi hala bitmedi :D
- korku filmi izlemek istiyorum böyle cörtlene cörtlene ama sinemalara baktım da, 18 aralıktaki avatar dışında teee 1 ocak a kadar ilgimi çeken 1 tanecik film yok..
Kurtlarını alışverişte döken merope, pişman değil
- Kasım 29, 2009
- By Ova (Excuse My Reading)
- 6 Comments
Geçen postta da bahsetmiş olabilirim ama gene lush a minik bir ziyarette bulundum. Seviyorum lush'ı. ürünleri pahalı, hatta body shop un 3 katına geliyor minik bir hesap yaptık memoylan.. ancak bayılıyo-ruuz. 100 luk sampuanları 2 ay gidiyor ikimize dostlar. haftada 2-3 defa yıkıyoruz. neysem ben bu sefer aldıklarımı anlatıyım. ilk sıradaki veganese diye bir sac kremi. sacım çok yaglıdır ince tellidir, saçlarım cidden kötüdür benim. bunu kullan didi lush taki kız, yagı dengeler bik bik bişiler dedi aldım deniorum. önceden american cream kullanıyordum fena da degildi. gene bir yeni şey deneme aşkı ile normalde kullandıgım cupcake maskesinin yerine mask of magnaminty mi ne, işte ondan aldım. cupcake 25 ytl falandı magnaminty 15 tl epey hesaplı yani. ayrıca peeling etkisi de varmış.
ben hiç makyaj yapmam ama konu maskelere gelince kısa bir süredir maske tutkunu oldum ya. haftada bir yüzümü kaplamassam hasta oluorum. ve güzel yani işe yarıyor siyah nokta terminatörü bunlar.yağlı benim cildim misal sabah yıkar yüzümü giderim işe öglen yag birikir burun kenarında felan. ama bunlar iyi geliyor o vıcık yag durumundan kurtuluyorum..soonacıma 3. sıradaki ise çok ilginc gene ince telli saçlar için biralı limonlu konyak yaglı sampuan adı da slyvia cynthia bilmemne.. kokusu pek hoş. daha yeni yıkadım saçları bakalım nası olacak..en sondaki de 250 lik memonun bayıldıgı ölüp bittigi its juicy. her zamanki şampuanımız.
bir de ikea turu yaptık. forum bornova mı demeliyim yoksa?
işte bu yukardaki tenekecanları da ikeada görünce direk attım sepete. cappucino fincanının detayı görünyüor mu bilmiyorum ama minik bir desen var üstünde onu da çok begendim aldım. tenekelerin yanında görünmüyo sanırım ama aha bir de kalpli bardak takımı aldım neme lazımsa! kuduz gibi züccaciye alıyorum, anneme benzedim ben uleeen! ama asıl bomba yemek kitabım!
uzuun zamandır yemek kitabı arıyordum ama illa ciltli, resimli kuşe kagıda olucak ve nispeten daha kalorisiz tarifler içerecek. neyse efendim dev D&R içinde kitap araken bi baktım anooyy türkçe kitaplar 45-50 tl ama gavurcalar 29 falan böyle. ay laylaylom nasıl mutlu oldum hani gavurlar böyle salad dressing tarifleri falan verirler pek bi değişik olur. işte bu resimdeki süper kitapta şahane tarifler vardı. kaptım hemen ooo 29 tl falan ne ucuz diyorum. kasaya bi gittim kadın 45 demez mii megersem o DOLAr mış süper zekiyim ya XD
okumamışım bilem etiketini ehahahha.. neyse gene de aldım pilavdan dönennin kaşıgı kırılsıın.
ya bu kitaptan kuduz gibi yemek yapıcam şahane bişey ama en büyük sorunum tarifleri pişirme yöntemine göre ayırmış böyle sebzeler-etler corbalar tarzı degil de buharda pişenler- rostolar- kızartmalar-haşlamalar vs. şeklinde..
desenize, bayramın ve tatilin son gününü yemek kitabı hatmederek geçiricem :DD
yayyy olsun çok zevkli bencee :D
bayram süprizi!!!!çocuklar asansöre sıçmışlar. ya da biri yapmış bilemiyorum maşallah kütük gibi bırakmıştı çünkü. ya bu devirde hala çocugunu şeker toplamaya gönderen insanlara yedirmek istiyorum onu ben. el insaf ya. sapıgı var canisi var biri çocugu çekiverse içeriye gırtlaklasa sonra tv ye çıkar ağlarlar ama. 5-6 yaşındaki çocuklar sokakta ipini koparıp dolaşıyorlar yazık..
neyse biz bokun sahibini bulamadık ama apartmanca artık bayram çocuklarına kapıyı açmıyoruz, ama sürekli çalıyor zili yüzsüz veletler. yakında evin kapısını kırıp şekeeeeeeeeeer diye bizi dövüp ağzımıza sıçarlarsa şaşırmam.
sevgili günlük tadında, bir türlü uyuyamıyorum
- Kasım 28, 2009
- By Ova (Excuse My Reading)
- 3 Comments
yani.. var ya şöyle tatillerde sabahları osura osura uyumayı özledigimden midir nedir hiç uyuyamam ben ya.. tv açık, memos karşımda, uyuyor o, ben oturuyorum. az evel uyumaya çabaladım ama nafile.
çok sevgili günlük tadında yazasım geldi bugun..
sevgili günlük, bugun klasik bir bayramdı.. annemlere gittik kahvaltı ettik sonra hadi hop kayınvalidemlere.. sonra tekrar annemlere geldik yemek yedik, bacımla ve kankasıyla Agora ya gittik.. lush tan şampuan ve maske aldım... ay memo öldürdü beni :D şampuanı alırken ben bu sefer değişik bişey alıyım dedim benimki demez mi ben şampuanımı değiştirmem diye. neyse ben kendime bir tane küçük boy şampuan aldım bir de su ana kadar kullandıgımız juicy den aldık. ben var ya böyle batıyor adeta bişeyi uzun uzun kullanamam illa değiştirmem lazım. ama bizim prensipli concon değiştirmedi şampuanını .. işte adını unuttugum naneli peelingli bir maske aldım, bir de adında "vegi" geçen bir saç kremi.. sonra ordan alsancaga gittik starbucks çakması bir yerde oturduk second cup falandı adı sanırım.dondum orda ama suratım ufoya bakıyordu tabak gibi yandı.
su an third rock from the sun açık seviyorum bu diziyi :)
kafam karmakarısık aslında az evel kendime 1 sene sonra ulaşacak bir mail yazmaya cabaladım ama beceremedim..
2010 bize neler getirecek, hedeflerimize ulaşabilecek miyiz..
çok merak ediyorum 1 sene sonrasını!
umarım 2010 gönlünden tertemiz geçiren herkes için dileklerinin gerçekleştiği güzel bir yıl olur... benim istedigim 2 şey var sadece :D ikisi de olsun Allah'ım nolur..
şimdi tv karşısında pinekleyip uyumaya çalışıcam işallah zaman geçip bunu okudugumda yüzüm gülüyor olur :) hevesli bir totoşa yakışacak biçimde!
çok sevgili günlük tadında yazasım geldi bugun..
sevgili günlük, bugun klasik bir bayramdı.. annemlere gittik kahvaltı ettik sonra hadi hop kayınvalidemlere.. sonra tekrar annemlere geldik yemek yedik, bacımla ve kankasıyla Agora ya gittik.. lush tan şampuan ve maske aldım... ay memo öldürdü beni :D şampuanı alırken ben bu sefer değişik bişey alıyım dedim benimki demez mi ben şampuanımı değiştirmem diye. neyse ben kendime bir tane küçük boy şampuan aldım bir de su ana kadar kullandıgımız juicy den aldık. ben var ya böyle batıyor adeta bişeyi uzun uzun kullanamam illa değiştirmem lazım. ama bizim prensipli concon değiştirmedi şampuanını .. işte adını unuttugum naneli peelingli bir maske aldım, bir de adında "vegi" geçen bir saç kremi.. sonra ordan alsancaga gittik starbucks çakması bir yerde oturduk second cup falandı adı sanırım.dondum orda ama suratım ufoya bakıyordu tabak gibi yandı.
su an third rock from the sun açık seviyorum bu diziyi :)
kafam karmakarısık aslında az evel kendime 1 sene sonra ulaşacak bir mail yazmaya cabaladım ama beceremedim..
2010 bize neler getirecek, hedeflerimize ulaşabilecek miyiz..
çok merak ediyorum 1 sene sonrasını!
umarım 2010 gönlünden tertemiz geçiren herkes için dileklerinin gerçekleştiği güzel bir yıl olur... benim istedigim 2 şey var sadece :D ikisi de olsun Allah'ım nolur..
şimdi tv karşısında pinekleyip uyumaya çalışıcam işallah zaman geçip bunu okudugumda yüzüm gülüyor olur :) hevesli bir totoşa yakışacak biçimde!
Guess who's looking out of window
- Kasım 27, 2009
- By Ova (Excuse My Reading)
- 3 Comments
Google Wave davetiyeleri geldi hanımm
- Kasım 26, 2009
- By Ova (Excuse My Reading)
- 18 Comments
Efenim 5 adet davetiyemi blogger dodoşlarına kurban etmek istiyorum. imeylinizi yazınız commente, ilk 5 kişiye gider.
eger mailiniz gmail olursa daha tatlı olur, cünkü contact listinizde olup wave e girenleri otomatik eklüyü arkadaş listenize.
eger mailiniz gmail olursa daha tatlı olur, cünkü contact listinizde olup wave e girenleri otomatik eklüyü arkadaş listenize.
Erkeği bırakacaksın anacım, höt hötünü edecek
- Kasım 25, 2009
- By Ova (Excuse My Reading)
- 3 Comments
Ben bunca yıl etrafımdaki erkeklere baktıkça, incinmek kavramının kadın ve erkek için başka başka anlamları oldugunu farkettim.
erkekler bizim anladıgımız ve yaşadıgımız gibi incinmiyorlar böyle incinmedikleri için bir kadının kırıldıgında yaptıgı davranışlar karşısında afallıyorlar.
erkeklere arada bir gönüllerince höt höt edebilme lüksünü tanımak lazım..
haklıyım ben! bana haksızlık ettin! diye üstlerine gidince yanıyor devreleri. sonra biz de kadınlar olarak onların üste çıktıklarını düşünüyoruz. ama aslında öyle degil, çünkü erkek karşısında ona inat eden kadını kendine yapılmış bir haksızlık olarak görüyor zaten...babamla annem benim bu sarmalın içindedir mesela yıllardır. annem çok dominanttır, bu yüzden ediyle büdü gibi habire tartışır dururlar..
biz kadınlar, her ayrıntıyı, her olayı kafaya takıyoruz, didikliyoruz, halbuki erkek öyle mi, daha basit bakıyor hayata, oldu mu? olmadı mı? elektrik devresi gibi, on veya off. belkisi eh i yok ilişkide.
herkes ruh eşini bulur umarım..
düşünsenize, bu dünyada herkes ruh eşiyle beraber olsaydı, ying ve yang gibi, o zaman herkes huzurlu ve mutlu olurdu, bu kadar sorun/kötülük/kaos olmazdı sanırım..
erkekler bizim anladıgımız ve yaşadıgımız gibi incinmiyorlar böyle incinmedikleri için bir kadının kırıldıgında yaptıgı davranışlar karşısında afallıyorlar.
erkeklere arada bir gönüllerince höt höt edebilme lüksünü tanımak lazım..
haklıyım ben! bana haksızlık ettin! diye üstlerine gidince yanıyor devreleri. sonra biz de kadınlar olarak onların üste çıktıklarını düşünüyoruz. ama aslında öyle degil, çünkü erkek karşısında ona inat eden kadını kendine yapılmış bir haksızlık olarak görüyor zaten...babamla annem benim bu sarmalın içindedir mesela yıllardır. annem çok dominanttır, bu yüzden ediyle büdü gibi habire tartışır dururlar..
biz kadınlar, her ayrıntıyı, her olayı kafaya takıyoruz, didikliyoruz, halbuki erkek öyle mi, daha basit bakıyor hayata, oldu mu? olmadı mı? elektrik devresi gibi, on veya off. belkisi eh i yok ilişkide.
herkes ruh eşini bulur umarım..
düşünsenize, bu dünyada herkes ruh eşiyle beraber olsaydı, ying ve yang gibi, o zaman herkes huzurlu ve mutlu olurdu, bu kadar sorun/kötülük/kaos olmazdı sanırım..
KARARDI DÜNYAM, HAYKIRMAK İSTİYORUM
- Kasım 24, 2009
- By Ova (Excuse My Reading)
- 13 Comments
allah kahretsin ya. iş yerinde kıvranırken, neyin var hasta mısın diyen tamamı erkek ofis arkadaşlarıma gerçeği söylemek istesem de, REGL günlerim SANCILI geçer benim, diye haykırmak istesem de, türk ahlak, gelenek, örf adet ve normları bir yana, onların utanacagını ve bunu ignore edeceklerin bildigim için söylemiyorum.
BU HAKSIZLIK DEGİL Mİ ULANNN!
ya ben her ay 2 gün kıvranıyorum ve bunu kimseye belli etmemek zorundayım.
orkidimi saklamak zorundayım tuvalete giderken.
neden saklıyorum? neden adet görmek ayıp bişey? tamam kalkıp oo bugun de kızıl nehirler, corul corul diye her ortamda rahatça konuşulsun demiyoruz tabi ama, müdüre, bugun adet oldum sancım var, gelmesem olur mu diyebilmeliyiz ya, bu bizim HAKKIMIZ!!!
adamı şimdi arasam, ya x bey karnım agrıyo benim gelmesem olur mu desem, hadi ordan uleeyyn diycek. halbuki, "valla adet oldum sabah, hem her taraf batmış hem de bel karın bölgemi kürekle ezmişler gibi canım acıyor. ayaklarım üşüyor, tek istedigim battaniye dibine girip uyumak ve karnıma sıcak ütü basmak.. anlyın beni canımm" desem yavrum sen gelme, hatta yarın da dinlen. dicek biliyorum ben
bu dünya erkek dünyası zaten. erkekler adet görse her ay regl izni olurdu.
zaten onlara regl olmanın ne kadar dandik ve rahatsız edici bir his oldugunu anlatmanın yolu yok ki, anlamıyolar!halbuki bi düşünseler, ya benim vucumdumdaki biyerden 4 gün boyunca hiç durmadan kan aksa? nasıl olurum. en azından bunu düşünün. işin içine hormonu, halsizligi bitkinligi mood swingleri koymuyorum bile.
allahım suan var ya elimde sopa olsa dövecegim çok insan var çoook
VRAAAAAAAAAWWWWWWWWWWWĞĞRRé! kaçın!!! köpürdüm.
iki gündür bu blogda bir bok ve türevleri muhabbeti gidiyor özür diliyorum, hiyyyyyyyyyyyy.. ama kızlar osurmaz, sıçarlarsa da pembe kaka yaparlar tipinden biri degilim. reality bites!!!!!
BU HAKSIZLIK DEGİL Mİ ULANNN!
ya ben her ay 2 gün kıvranıyorum ve bunu kimseye belli etmemek zorundayım.
orkidimi saklamak zorundayım tuvalete giderken.
neden saklıyorum? neden adet görmek ayıp bişey? tamam kalkıp oo bugun de kızıl nehirler, corul corul diye her ortamda rahatça konuşulsun demiyoruz tabi ama, müdüre, bugun adet oldum sancım var, gelmesem olur mu diyebilmeliyiz ya, bu bizim HAKKIMIZ!!!
adamı şimdi arasam, ya x bey karnım agrıyo benim gelmesem olur mu desem, hadi ordan uleeyyn diycek. halbuki, "valla adet oldum sabah, hem her taraf batmış hem de bel karın bölgemi kürekle ezmişler gibi canım acıyor. ayaklarım üşüyor, tek istedigim battaniye dibine girip uyumak ve karnıma sıcak ütü basmak.. anlyın beni canımm" desem yavrum sen gelme, hatta yarın da dinlen. dicek biliyorum ben
bu dünya erkek dünyası zaten. erkekler adet görse her ay regl izni olurdu.
zaten onlara regl olmanın ne kadar dandik ve rahatsız edici bir his oldugunu anlatmanın yolu yok ki, anlamıyolar!halbuki bi düşünseler, ya benim vucumdumdaki biyerden 4 gün boyunca hiç durmadan kan aksa? nasıl olurum. en azından bunu düşünün. işin içine hormonu, halsizligi bitkinligi mood swingleri koymuyorum bile.
allahım suan var ya elimde sopa olsa dövecegim çok insan var çoook
VRAAAAAAAAAWWWWWWWWWWWĞĞRRé! kaçın!!! köpürdüm.
iki gündür bu blogda bir bok ve türevleri muhabbeti gidiyor özür diliyorum, hiyyyyyyyyyyyy.. ama kızlar osurmaz, sıçarlarsa da pembe kaka yaparlar tipinden biri degilim. reality bites!!!!!
metallica ne mükemmel grup ya, her duruma uygun şarkıları var
- Kasım 24, 2009
- By Ova (Excuse My Reading)
- 1 Comments
erkek arkadaşınızı arıyorsunuz, başka bir kız açıyor telefonuu, siz onu iş seyahatinde sanırken o rus seyahatindeymiş meselaaa? ne geliyor metallica dan bizzeee:
searchiiiiing...seek and destroy!
Patrona kızdınız, artık canınıza tak mı dedi? bu ofiste 1 dakka daha duramaz mısınız? hetfield&ulrich yazarken sizin gibileri düşündü mü bilemiyorum ama whereever i may roam lara gelip, heybeyi atıp sırta, maaş denen kapitalist tasmaya lanet eder düşerim yollara diyebilirsiniz...
çocugunuz okuldan eve aglayarak mı geldi? dayak mı yemiş yoksa 1 mi almış? hemen dinletin, sad but true!
elektrikler mi kesildi?? ride the lightning!
master yapmak istiyorsunuz ama Ales e giresiniz mi yok? yöke kafanız mı bozuk!!! master of puppets!
yılbaşında %2.5 zam mı aldınız? para felan boş işler bunlar, nothing else matters!
işyeriniz küçülmeye mi gidiyor? birileri işten mi atılacak?? for whom the bell tolls!
toki çekiliişine girdiniz, ama çıkmadı mı, üzülmeyin: the house jack build!
bebeginiz geceleri sürekli aglıyor mu? bebege yetişmekten kocanızla bir türlü gol pozisyonu bulamıyor musunuz? until it sleeps!
sivrisinekler her yanınızı kaptı mı? kill em all!!!
sizi yıllardır gözünüzün içine baka baka kazıklayan bakkal soyulmuş mu? and justice for all!
kızınız kocaya mı kaçtı?? bring your daughter to slaughter
haaa bak o iron maiden oldu :)))
bayılıyorum metallica ya, tekrar gelsinler , yine gidelim, yine boynumuz agrısın.
searchiiiiing...seek and destroy!
Patrona kızdınız, artık canınıza tak mı dedi? bu ofiste 1 dakka daha duramaz mısınız? hetfield&ulrich yazarken sizin gibileri düşündü mü bilemiyorum ama whereever i may roam lara gelip, heybeyi atıp sırta, maaş denen kapitalist tasmaya lanet eder düşerim yollara diyebilirsiniz...
çocugunuz okuldan eve aglayarak mı geldi? dayak mı yemiş yoksa 1 mi almış? hemen dinletin, sad but true!
elektrikler mi kesildi?? ride the lightning!
master yapmak istiyorsunuz ama Ales e giresiniz mi yok? yöke kafanız mı bozuk!!! master of puppets!
yılbaşında %2.5 zam mı aldınız? para felan boş işler bunlar, nothing else matters!
işyeriniz küçülmeye mi gidiyor? birileri işten mi atılacak?? for whom the bell tolls!
toki çekiliişine girdiniz, ama çıkmadı mı, üzülmeyin: the house jack build!
bebeginiz geceleri sürekli aglıyor mu? bebege yetişmekten kocanızla bir türlü gol pozisyonu bulamıyor musunuz? until it sleeps!
sivrisinekler her yanınızı kaptı mı? kill em all!!!
sizi yıllardır gözünüzün içine baka baka kazıklayan bakkal soyulmuş mu? and justice for all!
kızınız kocaya mı kaçtı?? bring your daughter to slaughter
haaa bak o iron maiden oldu :)))
bayılıyorum metallica ya, tekrar gelsinler , yine gidelim, yine boynumuz agrısın.
birgün çocugum olursa ve şöyle cümleler kurarsam vurun beni: bugün kakamızı yapamadık, öglen mamamızı yiyemedik. bugun doktora gittik aşımızı olduk. bugun sıçtık. basıp kaydık, kafamızın pekmezi aktı!!!
birgün çocugum olursa, sabah akşam ondan bahsedip kafa şişirirsem beni şişe geçirin.
bir gün çocugum olursa, insanların içinde çocugum bagırıp ağlarken ben hiçbirşey olmamış gibi yaşamıma devam ediyorsam kıçıma tekme atın benim.
birgün çocugum olursa, çocugumun şahane bir varlık oldugunu düşünmeyenlere hissssslersem, cacık yapın beni, çocugumu da sarmısak diye katın..
anne oluyorsanız kendinizi kayybetmeden olun kardeşim! eger birgün anne olur da kendimi kaybedersem bulan eşşek sudan gelinceye kadar dövebilir, izin veriyorum!
en sinir oldugum kadın çeşidi, çocugu olduktan sonra tüm hayatı çocuk olan kadınnnn!!!
hayır benim annem böyle biri hiç olmadı
benim büyük teyzem böyle biri oldu bak...
onu da sonra hepimiz garipsedik zaten. cüddüyüm.
birgün çocugum olursa, sabah akşam ondan bahsedip kafa şişirirsem beni şişe geçirin.
bir gün çocugum olursa, insanların içinde çocugum bagırıp ağlarken ben hiçbirşey olmamış gibi yaşamıma devam ediyorsam kıçıma tekme atın benim.
birgün çocugum olursa, çocugumun şahane bir varlık oldugunu düşünmeyenlere hissssslersem, cacık yapın beni, çocugumu da sarmısak diye katın..
anne oluyorsanız kendinizi kayybetmeden olun kardeşim! eger birgün anne olur da kendimi kaybedersem bulan eşşek sudan gelinceye kadar dövebilir, izin veriyorum!
en sinir oldugum kadın çeşidi, çocugu olduktan sonra tüm hayatı çocuk olan kadınnnn!!!
hayır benim annem böyle biri hiç olmadı
benim büyük teyzem böyle biri oldu bak...
onu da sonra hepimiz garipsedik zaten. cüddüyüm.
İşyerinde Sessiz kaka yapma taktikleri (tuvalette tabi)
- Kasım 23, 2009
- By Ova (Excuse My Reading)
- 10 Comments
şimdi esasında, böyle şeyler yazmak istemiyorum tabi ama gün geçmiyor ki tuvalette acayip sesler duymayalım. ağaç mısın, odun mu salıyorsun mübarek? demek istemeyelim. diyemiyoruz haliyle. kimse kimseyi utandırmasın dimi, bizim de hakkımız yok buna.
iş yerinde kaka yapmak çok hassas ve ince bir iş! öncelikle benim işe yeni başlayanlara tavsiyem sık sık saç düzeltmeye gidip tuvaletin en boş oldugu saati tespit edin. karı milletiyiz efendim, daha evelden de söylemiştim tuvaleti özel makyaj odası sanan hatunlar var.
hele bizim işyerinde bir adet var kadının 3 adet status u var :
1- ya tuvalette makyaj yapmakta
2- ya tuvalete gitmekte
3- ya da tuvaletten dönmekte
evet masasında oturmasına şahit olmadım, sürekli bir kuaför çalışanı ambiyansında hatun..neyse onu geçiyoruz.
efendm eger kokolarınızın düştügünde ses çıkmasını engellemek istiyorsanız artık akıl etmeniz lazım gelir diye düşünüyorum tuvalete tuvalet kagıdı koyunuz. böylelikle o sesten kurtulursunuz. biliyorum iğrenç ama , ah içimizdeki o vatana millete faydalı olma aşkı yok mu, işte başımıza ne geliyorsa ondan geliyor, buhahahaharrimglşfnlkbdnsşqdneclbwvaş.
yavaş yapın! hiç mi utanma yok uleeeeeeeeen!!
bir de rica edicigim, tuvalete LAVABO demeyin. evde lavaboya mı dolduruyorsunuz be! tuvalet ayıp bir kelime degil. toilet. restroom. gümrük. lavabo degil!!!
iş yerinde kaka yapmak çok hassas ve ince bir iş! öncelikle benim işe yeni başlayanlara tavsiyem sık sık saç düzeltmeye gidip tuvaletin en boş oldugu saati tespit edin. karı milletiyiz efendim, daha evelden de söylemiştim tuvaleti özel makyaj odası sanan hatunlar var.
hele bizim işyerinde bir adet var kadının 3 adet status u var :
1- ya tuvalette makyaj yapmakta
2- ya tuvalete gitmekte
3- ya da tuvaletten dönmekte
evet masasında oturmasına şahit olmadım, sürekli bir kuaför çalışanı ambiyansında hatun..neyse onu geçiyoruz.
efendm eger kokolarınızın düştügünde ses çıkmasını engellemek istiyorsanız artık akıl etmeniz lazım gelir diye düşünüyorum tuvalete tuvalet kagıdı koyunuz. böylelikle o sesten kurtulursunuz. biliyorum iğrenç ama , ah içimizdeki o vatana millete faydalı olma aşkı yok mu, işte başımıza ne geliyorsa ondan geliyor, buhahahaharrimglşfnlkbdnsşqdneclbwvaş.
yavaş yapın! hiç mi utanma yok uleeeeeeeeen!!
bir de rica edicigim, tuvalete LAVABO demeyin. evde lavaboya mı dolduruyorsunuz be! tuvalet ayıp bir kelime degil. toilet. restroom. gümrük. lavabo degil!!!
Markafoni kürk vahşetinin destekçisi mi olacak?
- Kasım 23, 2009
- By Ova (Excuse My Reading)
- 10 Comments
Bir hayvanın sadece süs amaçlı birilerinin elinde yakasında dursun diye hunharca öldürülmesine tahammül edemiyorum. bu tartışmalar neden vegeterian değilsin e kadar uzuyor, ancak ben ikisinin aynı şey olmadıgını düşünüyorum. zaten et yemeyi seven biri değilim ve vej. olmayı tüm dünyanın olmasını isterim. ancak günlük hayat içinde et yemek durumunda kalıyoruz. iş yerinde çıkıyor, misafirlikte önümüze konuyor. son zamanlarda bu bitkisel yeme alışkanlıgı edinme konusunda kendimi çok sorguluyyorum, hatta keşke ülkemizde de üzerinde "yeşil v" olan vejeteryan ürünlerden satılsa. neyin içinde hayvan var nede yok anlamıyoruz. hayvanlar üzerinde denenmiyor diye şampuanlarımı bile lush tan alıyorum. yine de bu konuda çok eksiklerim var, daha çok araştırıp hangi ürün test ediliyor hangisi edilmiyor ögrenmem lazım,
neyse kendimi eleştirmeyi bırakıp asıl konuya geçiyorum, markafoni de bu sabah tilki kürklü çantalar gördüm de cinlerim tepeme çıktı. neden insanlara kürk almanın iyi birşey oldugu aşılanıyor? yapay kürk giyin pulunuz mu dökülür? ben de gerçek hayvan kürkü giyenlerin üzerine boya atmak istiyorum. keşke birileri de gelip et yedigimiz için üzerimize boya atsa. ve kurban kestigimiz için. artık hayvanların yaşama haklarını ellerinden alamayacagımızı ögrenmenin vakti gelmedi mi? doğanın tek çocugu biz miyiz? dünya yalnızca bize mi ait?
sadece zeka bakımından üstün ırk oldugumuz için her türlü canlıyı katletmek neden? hatta katliamların uçları bizi buldugunda, o uçları görmüyoruz bile. mesela ben gerizekalı gibi parfüm alıyorum ama acaba aldıgım parfümlerin arkasında ölü hayvanlar var mı? bugün oturup bunu araştıracagım ve bundan sonra hayvan üzerinde test yapılmış parfümleri satın almayacagım. sabah sabah tepemi attırdın markafoni, iyi oldu bak kendime de görev çıkardım. valla o kampanyayı kaldırmazsanız -cashmini mi ne- tavşlan daga küsmüş misali bir daha alışveriş yapmam tüm dohayko ve haytapa da atacağım bunu.. 1 tavşan küsse bişey olmaz belki ama 1000 tavşan küserse patlıcan bile olabilir ne dersiniz?
neyse kendimi eleştirmeyi bırakıp asıl konuya geçiyorum, markafoni de bu sabah tilki kürklü çantalar gördüm de cinlerim tepeme çıktı. neden insanlara kürk almanın iyi birşey oldugu aşılanıyor? yapay kürk giyin pulunuz mu dökülür? ben de gerçek hayvan kürkü giyenlerin üzerine boya atmak istiyorum. keşke birileri de gelip et yedigimiz için üzerimize boya atsa. ve kurban kestigimiz için. artık hayvanların yaşama haklarını ellerinden alamayacagımızı ögrenmenin vakti gelmedi mi? doğanın tek çocugu biz miyiz? dünya yalnızca bize mi ait?
sadece zeka bakımından üstün ırk oldugumuz için her türlü canlıyı katletmek neden? hatta katliamların uçları bizi buldugunda, o uçları görmüyoruz bile. mesela ben gerizekalı gibi parfüm alıyorum ama acaba aldıgım parfümlerin arkasında ölü hayvanlar var mı? bugün oturup bunu araştıracagım ve bundan sonra hayvan üzerinde test yapılmış parfümleri satın almayacagım. sabah sabah tepemi attırdın markafoni, iyi oldu bak kendime de görev çıkardım. valla o kampanyayı kaldırmazsanız -cashmini mi ne- tavşlan daga küsmüş misali bir daha alışveriş yapmam tüm dohayko ve haytapa da atacağım bunu.. 1 tavşan küsse bişey olmaz belki ama 1000 tavşan küserse patlıcan bile olabilir ne dersiniz?