Endişelendigimde ve üzüldügümde kırmızı ve sarı renklerden nefret ederim. evet ilkokulda ogretmen bunların insanda stres yapan renkler oldugunu söylediginden beri.

Sevgili okuyucum, endişelerimi de korkularımı da kendim yarattım. Hepsi bu. İçinde bulundugum zor durumun Geçecegini biliyorum, güçlü olmak istiyorum.

Hepsi bu.

Ey ahali, ipod denen gudik nesnenin yarattıgı fırtınalara "Allah allaah, allaah allaaaah?" diye bakan bir tek ben miyim su koca dünyada?

Yani nedir bu ipod veya iphone da insanları bu derece çeken, ben anlamıyorum kardesim.

Zamanında kendime mp3 çalar bakarken carrefour da damping-promosyon-indirim de 100 ytl ye ipod almıstım, en dandiginden: Ipod Shuffle.

Efenim bu alet, beni illet etti. Ne ben onu sevebildim, ne o beni. Hayır bide buna 750 ytl verip de goruntulusunu falan alan var, aklini kacırmıs olmalı millet. tamam ben de yeri geliyor bi cantaya 200 ytl sayıyorum, herkesin bi zevki, bi hassas noktası var. Benimki kesinlikle aypod diil.

Bokluk no 1: Bu nemrut alet bi kere itunes diye gıcık ötesi bi program olmadan şarkıları içine atamıyor.

Bokluk No 2: Bu rezalet ötesi itunes programı diyo ki "kardesim ben quicktime isterim, onu da yuklemezsen olmaz"

Bokluk No 3: Quicktime denen facia yı yüklemek zorunda olmak.

Bokluk No 4: Gerzek ipod shuffle in arada bir reset yemeden yaşamını sürdüremeyişi.. Efenim şöylşe örnekliyim servise biner gözlerinizi yumup kendinizi iced earth un kollarına atayım derken o da ne? bir de bakarsınız ki bu taşlarla ezilesice aletin ışıgı yanıp yanıp sönmekte, "çalamam kardesim, git ya alla allaa" demekte...

Kısacası bok mu var lan ipod da.

BOK MU VAR?

Kardesimde sony var kuzenimde premier mi ne dandikten bi marka, onlar benim kadar acılar cekmediler bee..

Götüme benziyo yani bu ipod... oh be rahatladım. Bi daha anami esekler kovalasa almam.

Inka tapınaklarına çıkacagım...


Balonla gezecegim ama öyle iki dakka degil, bi altı yedi saat kalacagım havada.

Belki aşagıya cicek atarım, çikolata atarım


Hatta su balan işini afrikada yapmak isterim arkadaş.. Savana çayırlarının üzerinden geçerken zebralardan aslanlara, fillerden fıldırlara her tur hayvanı izlerim.


Ne zevkli olur dimi ya balonla afrika turu!




Eveeeet, binmeliyim ben bu balona. Hatta dedim ya çikolata atarım diye.Belki ordaki aç çocuklara denk gelir. Hangi bölgelerde yaşadıklarını bilmiyorum ki..Herhalde aslanlarla kaplanlarla birlikte olcak degil. Ama bigun öyle balon alcak kadar zengin olursam çocuk da doyururum arkadaş!

ya, ama annemi de alırım yanıma ya. Allah ömür versin, onsuz olmaz. Canım annem.

Nazım Hikmet in tahirle zühre meselesi şiirinin bir parçası
çok güzel demi?


seversin dünyayı doludizgin
ama o bunu farkında değildir
ayrılmak istemezsin dünyadan
ama o senden ayrılacak
yani sen elmayı seviyorsun diye
elmanın da seni sevmesi şart mi?
yani tahiri zühre sevmeseydi artık
yahut hiç sevmeseydi
tahir ne kaybederdi tahirliginden?


Yani elmayı seviyoruz diye elmanın da bizi sevmesi şart mı?
Evet diil ki..

Kedilere de bu yuzden nankör deniyor hatta di mi?

Anime düşkünlügüm çocukken oluşmuş olacak ki; brtde yayınlanan Magic Knigth Rayearth'ü (mkr diyoruz bundan böyle) izlemiştim.

Tokyolu ve birbirini tanımayan üç genc kızın Cephiro adlı dünyayı kurtarmak için çağırılıp görevlendirilmelerinin hikayesidir...

cidden çekici bir hikayedir,birçok karaterin yanısıra kızların armorları ve silahları zamanla gelişir vs.vs.

izlemek gerek tabi. Mesela biz 3 haftada bitirdik yeniden izleyerek..

Anam anam size bazı karakterleri göstermem lazım; mesela 13 yasında bu diziyi izleyerek asık oldugum lantis...


Tabi şimdi çok bişey beklememek lazım ama o zamanlar bu adam bizim için daştı, daş. o zamanlar internet mi var kardesim? josh halloway mi var? bunlarla yetiniyoduk tokgözlüydük...



Efenim bunlar da anlaşıldıgı üzre esas hatunlar. Mavili olan Umi (japonca deniz ); kırmızı Hikaru (ateş), Yeşil ise Fuu(rüzgar). Neden mavi ve kırmızı saçları ile bütünleşmişken Fuu nun saçları isabetsiz bir şut gibi kalakalmıştır bilinmez. Ama benim favorim ve cananım UMİ idi. bu hatunların amerikada yayınlarken isimlerini sırası ile Marina, Lucy ve Anemon olarak degistirmişler..bu da ilginç.



VEEE bu şirinler şirinesi, börtü mü böcek mi, pofuduk mu davşan mı bilemedigimiz sekerparenin adı ise Mokona. Sürekli pupupupu der baska kelime bilmez ...ama super güçleri var bu toparlagın istekleriizin ihtiyaca yönelik olanlarını yerine getirebiliyo..

Kendisi erkek bunu da belirtelim! Lantisin minik perisi Primera ya tutuluyodu beyimiz. (evet pipi goremiyoruz ama unutmayın ihtiyac anında isteneni çıkarma büyüsü var adamın)


Karakterlerin cogu araba ismi komik aslında. Toyota Lantis, Nissan Primera, Mitsubishi Emeraude, Honda Civic Ferio, Honda Ascot....

tamamının listesini surdan bulabilirsiniz...

Kocacım yanımda uyuyor. mısıl mısıl. hatta arada horultu gibim sesler cıkartıyor. ama bende tık yok. desperate housewives in 4.sezon 14,15 i seyrettim..gelmedi uykum.
Eski zamanları anımsıyorum, suanda yanımda yatan adamı dersanede ilk gordugum anı.
O zaman sacları kısacıktı, inatcı mı inatci, ukala mi ukala; gicikti be!
ama onu ilk gordugum an tutuldum yahu ne yalan soyleyeyim. sene 1999. izmir x dersanesi. ikimiz de 1. siniftayiz. herkesin odtuyu kazanmak istedigi hirsli bir ortam. ve ben asigim!
caresizce bakiyorum, anlamasini bekliyorum mehmetin. ama yok. isi gucu milletle alay etmek. benim farkima bile varmiyor. suslenmeyi puslenmeyi deniyorum, olmuyor. biraz aciyorum dekolteyi, gelmiyor. baska bi cocuk vardi evren diye; ona yanasiyorum, kiskanmiyor.
umudumu kesmisim artik memetten.. en yakin erkek arkadasimi cagiriyorum dersane cikisina onu gostermeye, bak bu cocuga asik oldum diyorum.
en yakin kiz arkadasim da onun igrenc bi ukala oldugunu dunyada adam mı kalmadigini mirmirlaniyo...mehmet herseyden habersiz.
sonra bigun yagmurda ikimiz de derse gec kalmisiz.. beraber giriyoruz dersaneden.. bi umt beliriyor icimde. belki de bana hadi gel dersi ekelim bi kahve icelim kantinde dicek!
Ama umutlarım sönüyor dostlarım. bi kuru günaydın sonrası, tin tin sınıfa koşuyor, ben de ardından.içeri giriyor beni önden buyur bile etmeden. yine kestim umudumu.
Sonra burcu ile tost yedigini goruyorum. dunya basima yikiliyor yine.
En nihayetinde; surekli gec kaldigim icin benle alay ediyor, bana salak diyor. SALAK.
acimasiz memosla bi temasimin, bi iliskimin olmasindan umudu kesmisim, derslere dusmusum. kimi sinavda onu geciyorum; kiminde o beni geciyor. ama hep takipteyim. hiç dusmuyoruz ikimiz de birinci siniftayiz.
Ve bir gun ..o buyuk gun, kalemim yere dustugunde, alip bana veriyor kahraman sovalyem.Ama no; no. bu son konusmamiz oluyor. O ve ben apayri dunyalarin insaniyiz...
Sinav gelip catiyor.girip cikiyoruz. gitmek istemiyorum dersaneye. kendim yapicam tercihi. mehmeti de gormek istemiyorum.
Unutmak istiyorum. yok olmaz gidip konusamam ki ben.
Ben bilgisayar muhendisligini kazaniyorum, o elektronik ve haberlesme yi. ayri universitelere dusmusuz, yine de uzuluyorum.
Okula basliyoruz. hani su evren vardi ya kiskandirmak icin konustugum, kayitta onla karsilasiyoruz. illa ki cok kibar, illa ki gorusmek istiyor. okulun ilk senesi bitiyor. yazin komsumuzun benden 4 yas buyuk kizi Eylemle sabaha kadar oturuyoruz. bira iciyoruz, film izliyoruz. bazen icq ya girip milletle alay ediyoruz..
Derken bir gun eylem in listesinde mehmetin adını soyadını goruyorum. detaylara bakınca o oldugunu anliyorum. konusmaya basliyoruz. Beni hatirliyor!
Nereyi kazandıgımı da biliyor. bir ay konusuyoruz. o bir ayin sonunda cikmaya basliyoruz. Hiç unutmam izmir fuarinda, bi bankta teklif ediyo bana çıkmayı. çarpışan arabalara biniyoruz, hayvanat bahcesine gidiyoruz. BEni seviyor!
Evrenden mail geliyor bazen. O biiip de senden hoşlanıyor ben biliyorum zaten diyor. Beni kıskanıyor!Mutlu olmak neymiş beraber ögreniyoruz.
İlk sevgilim benim, ben de onun ilk sevgilisiyim. İlk öpücügüm, ilk askim, ilk heyecanım, herseyim!
Ve temmuz 2000 senesinde baslayan askimiz, 2005 te evlilikle noktalaniyor.
Bak hala uyuyo misil misil. Ne sakin. Baska bi memlekete gidecek olmanin, burda istifa edecek olmanin gerginligi ile ben uyuyamiyorum oysa.
Onun huzurla kivrilmis agzina imrendim simdi. Bi zamanlar bi salak kelimesi cikmisti dimi bu agizdan! du bak sen simdiii..

1- Renkli insanlardır. Extraordinary.

2- Aptal olmazlar. Hepsi de super zekalı degildir tabi ama kalas yogunlugu az bir topluluktur.

3- Çok konusurlar sıkılmazsınız

4- Yaz cocugudurlar. Sonbahar mamuludurler.

5- Bi anları bi anlarına uymaz. E? hergun yenilik işte.

6- kimisinin dogum gunleri yaz tatillerine gelir. okulda hep boynu bukuk kalırlar.

7- yine dogum gunleri, onemli sınavlara cok yakındır, tadını cıkaramazlar. kahrolsun öss! Acıyın be!

8- Çok gülerler, arada bir yalan söylerler. (nesini sevicem deme ısırırım)

baska madde bulamıyorum arkadaslar... iyisi mi sevmeyin siz ikizleri. yok zorlamayla olmuyo :)

Burclara inanıyomuyum? Evet inanıyorum. Ama burc kitaplarında yazılanlara inanmıyorum. İkizlerle ikizler anlaşamaz, evlilik nolamaz diyolar. İyi bok yiyolar. Ben de kocam da ikizler iz. 6 sene çıktık, 3 senedir de evliyiz. Aşk, muhabbet, ortak yönler gırla. İnat direme ve bencillik sık sık kavga etmeye neden olsa da çok mutluyuz.
Örnek 2: üst kat komsumuz. karı koca ikizler. dehsetengiz anlasıyolar. bazen tartısmalarını duyuyoruz cok komik. deli ikisi de. aynı bizim gibi fırtınalı bi askları var.
örnek 3: teyzem ve enistem. ikizler ve ikizler. cok severek evlendiler. cok anlasırlar. gezmeyi tozmayı severler aynı biz gibi. ilk 2 ornekteki ozellikler aynen mevcut..

Neymis yani? ikizler ideal karı kocadır.

Bosuna mı bir ikizin teki diyoruz kendimize, kardeşimiz degil ya kocamızdan söz ediyoruz.
Efenim 10 gün var aramızda. ben 10 gun evvel dogmusum ama, bir rivayete gore erkek bebek 10 gun gec gelirmis. o rivayetten dolayı aynı gece üretilmiş oldugumuza inanırız bazı bazı, kaderimizin bizi ve aşkımızı nasıl yarattıgına hayret eder, şükrederiz birbirimizi buldugumuz için.

Kralicenin soytarisi bitti, Henry ve June a basladim. ama pek hosuma gitmedi. [ikisi de]

Başkalarıyla uğraşmayı bırakırsanız kompleksleriniz de sizi bırakacaktır!

bu küçük altın rengi yumurta strawberrynet ten ucuz diyerekten aldıgım şişesine bittigim maitresse isimli parfumdur. Bayıldım lan! kadın kokuyo resmen. ben ilk sıktıgımda "ay çok sıradan bi koku" dedim ama, kaldıkça bi çiçekleşti, bi dişileşti, bi oturdu üzerime hoşuma da gitti.

ne dersin tombik, artık bir kokuda sabit kalabilecek miyiz? yoksa bundan da sıkılıp 2 ay sonra başkasına mı gidicez? hı?

Hani su yeni kanal TNT deki herif "tüm zamanların en iyisi...loaaast" diyor ya; işte buna kılım dostlarım. Ne demek tüm zamanların en iyisi? Tamam almışsın bir dizi ama mutluyum gururluyum ifadesini zorlamanın anlamı ne ?

Binlerce lost magduru köpük sacıyor senin "loaast" deyişini duydukça kardeşim. İnsanlara yazık, biraz dikkat. biraz özen.

Pekiiy, simdi, diyceksin ki seyrettin mi son bölümü. Evet dostlarım seyrettim. Güzel de bir bölümdü.

Bundan gayrisini lütfen 4. sezon ve 10. bölümü seyretmemiş canlar okumasın. Spoyler neyim olabilir.

Kate, güzel yavrucugum, ayparçam, senin sol memen sawyer, sag memen jack i seviyor anladıgım kadarı ile.




Ulen dombili. telefonda cassidy ile konuşuyorsun hepimiz anladık. Jack e neden söylemiyorsun ki bunu? Bütün dünyadaki kadınlar 1 tane bulamazken sen jackle sawyer ın ikisini birden rezerve ederek çok beddua alıyosun bak, benden söylemesi.

Ehem.. gelelim ciddi konulara:

Bir kere Miles kardeşimizin ölüler ile irtibat halinde oluşu; kesinleşti. Yani numara degil, Herif cidden dogaüstü güçlere sahip.

Yani lost şu zaman yolculugu muhabbetinden sonra, anlıyoruz ki bizi yine başka bir gerçek üstü kavrama, hayaletlerle-ortalıkta gezen ölülerle tanışmaya zorluyor.

Christian shephard, Ben'in annesi, Charlie. Hepsi kanlı canlı geziniyordu ortalıkta. Fakat bu olay 4. sezona dek adadan başka bir yerde gerçekleşmemişti. 10. bölümde gördük ki, charlie hurley in hayali degilmiş.Adam gaipten haber getiriyor! Medyumun Claire e dedigini yineliyor bir bakıma Jack!e. Aaron u Claire yetiştirmeli (you are not supposed to raise him)

Jacop'ın Jack in babası olduguna inanmıyorum ben. Çünkü o sadece Jacop'ın-adanın vizyonlarından biri.

İçimden bir ses, sadece, hele bu son bölümden sonra, Aaron bebenin çok ama çok önemli bir fonksiyonu oldugunu, ve Jack in "we have to go back kate" derken Aaron'u adaya geri götürmek zorunda oluşlarını ifade ettigini düşünüyorum.

We have to go back Kate.

We = Aaron, kate ve jack.

Hayal kırıklıgının en güzel tarifi nedir?
Benim için yazın sıcakta soguk sandıgım bir bardak suyu kafaya dikip sidik gibi oldugunu farketmektir sanırım, ilk anda aklıma gelen.Ama bir de beklentisiz oluşan hayal kırıklıkları vardır...Onlar en acı olanlar. Aklınıza gelmeyen ihtimallerle yüzyüze gelmektir onlar. Bir anda hazır olmadıgınız gerçeklerle karşı karşıya kalmaktır.
Bundan daha çok yorulacak ve üzülecek bir şey var mı hayatta? Aklınıza başka gelen?
Yok işte. İnsanın en yumuşak karnı Kırık hayaller. Yenileri gelene kadar boyunları bükük.
Bazen yenileri de hiç gelmez ama. İşte o belki artık çıkmaz yol.

Strawberry den bu güne dek 5 kez alışveriş yaptım. memnun da kaldım yani. tavsiye ederim.
parfum alıyorum bol bol. bugun bi maskara geldi lancome hypnose, bakalım içime bi kurt düştü, orjinal mi diye gidip sorucam bugun parfumeriye.
gerçi o insanlara da ayıp oluyor," ehe ben bunu netten aldım da bi baksanıza oricinel mi?"
ben olsam döverim...