Berlin'deyiz. Sokak sokak geziyoruz, üstümüzde turist şaşkınlığı olsa gerek, bugün Alexanderplatz civarinda bir kebapçı önünde adamın biri bizi yakaladı. Allah aşkına içeri girin bakın, yemeseniz de olur diyor. Mehmet kolu kaptırdı geri alamiyor ve can havliyle ABI BEN VEJETARYEN'im ve hatta biz vejetaryeniz diye haykırıyor. Bilen biliyor, Mehmet endüstriyel et yemiyor, sen gel bunu kebapciya anlat. Eşe dosta anlatmak mümkün olmuyor kimi zaman.
Adam bıçkın çıktı. et yemiyor musunuz? peynir var sebze var diyor.
Kapis o esnada izgarada cizirdayan tavuklarin, köftelerin kokusunu almış olsa gerek, ben vejetaryen Degilim!!! diye bağırmaya başladı. Abi yedik biz diye çocuğu kaptığım gibi dışarı attım kendimi. Mehmet de adamin elinden kurtuldu geldi. Allahim neden her karşılaştığımız Turk askerliği İzmir'de yapmış oluyor. Ve hatta neden insanlar memleket neresi diye soruyor. Kütüğü Cambridge'e taşısam kurtulamam gözlerimden bellidir Cevriyem, Türk'um lan ben.
Ayrica et kokusunu duyunca babayi sallayip BEN VEJETARYEN DEĞILIM diye haykiran cocugu dogurmusum. Daha ne olsun???
2 yorum
Endüstriyel olmayan eti nasıl buluyorsunuz?🤔 ben de istiyorum :)
YanıtlaSilWillowbrook (oxford) ve Abraham (kent) iki farm var. fabrikasyon değil. çok pahalı ama az alıp az tüketiyoruz :)
YanıtlaSilen derin düşüncelerini dök bebeğim