Çok net, çok fena katılıyorum. Yaşanılacak bir yer değil, ama "bir merkez katedrali ve bir ana cadde"den ibaret, birbirine benzeyen Avrupa şehirlerinin yanında İstanbul bir masal gibi kalıyor, gezilmeyi görülmeyi hepsinden çok hakediyor.

sen benden daha güzel anlattın mürdüm eriği.. bizim saraylarımız yeter!

Kesinlikle şiddetle katılıyorum !

kızım şu anda oturduğum yerden alkışlıyorum seni! gerçi ben yaşamak için de başka bir şehir düşünemiyorum, buranın ritmi beni mutluluktan sarhoş ediyor :) ama avrupa denen yer ne mızmız, ne tatsız tuzsuz bi yerdir arkadaş... artık modası çoktaaan geçmiş dönemlerin sıkıcı heybetini ve kara suratlılığını ne yapsalar atamıyorlar o baygın şehirlerinden. bakma turizm bakanlığı'nın da suçu vardır mutlaka ama o her şeyin abuk bir düzenle işlediği şehirlerdeki predictable hayatlardan sonra ortalama bi avrupalı'nın istanbul'un 'her an her şey olabilir' enerjisine ayak uydurması çok zor. kebabını yiyip dönecek kadar mecali kalıyordur anca!

ve o güzelim İstanbul yıkılıyor şimdilerde.. :(