2014 Yaz Tatili Maceraları Part 2: West Yorkshire
- Ağustos 27, 2014
- By Ova (Excuse My Reading)
- 3 Comments
Part 1'i henüz popomu kaldırıp yazamadım, o yüzden önce part 2 geliyor, part1 sonra.
Bu yaz leyleği havada mı gördük ne, kısa kaçamaklar yapıp duruyoruz. Bebekle yorgunluktan geberiyor insan ama değiyor. Önce Norfolk, sonra da West Yorkshire yaptık bu temmuz-ağustos dönemi. Sanırım ben hayvanın gövdesindeki etleri titizlikle ayıran kasaplar gibi İngiltere'yi dilimlere ayırdım ve teker teker hepsini geziyorum. Son hedef Yorkshire Dales National Park'tı.
Bebişimiz Kaplan'ın tam da 1 yaşına girdiği gün kendimizi yollara vurduk. Tee 3 ay öncesinden internetten mis gibi hiçliğin ortasında bir cottage kiralamıştım. Ev sahibinin kibarlık edip bizi uyardığı üzere en yakın telefon sinyali 2 mil ötedeydi, o derece. Kaşınmıştık.
gercekten de hicligin ortasinda cottage'imiz. Beyaz olan tabi ki. baska ev mi var orada?? |
cottage'ımız son derece cosy idi |
ertesi gün ateş yakmayı başarınca keyiflerimiz o biçim oldu doğrusu |
jim ile biz-1 |
jim ve biz 2, kapinin bakışlarındaki dehşete dikkat. Jim'in sakalına asılmak için az hamle etmedi teccalımız. |
Adam malum İngilizin dağlısı. Sabah porridge'ini yer, bilemedin bacon'unu yer yanında yumurtası ile. Biz ise Türküz abi, dağın başına gidiyoruz, yemek çıkımız olmadan veya en yakın köy meydanındaki fırını tespit etmeden orada var olmamız mümkün mü? Sermişiz sofrayı peynir zeytin 2-3 çeşit ekmek, köz biber, Jim'in gözleri patladı, kahvaltıya daha kaç kişi davet ettiniz diye espri bile yaptı. Neyse yedik içtik ardından bisiklet sürdük. Annem Kaplan'ı bebek arabası ile yürütürken biz de bisikletteydik.
Şimdi biraz resimlerle anlatayım olayları:
Bisiklet yolunun üzerindeki nefis böğürtlenlerden epey yedik (blackberry)
Kapiş Tavukla pek bir hoşbeş oldu, tavuk da 7 yaşındaymış, yani insan olsa 110 yaş
Historic Dent kasabası, avuç içi kadar bir yer ama gerçekten güzel.
Bu da Jim'in kendi yaşadığı ev, 1500'lerden kalma...
Jim'in mutfağı
Her yere dağılmış gezinen koyun kardeşler
Bisiklet sürerken yanımızdaki tarladan geçen yabani keklik sürüsü
Yorkshire Dales'in hemen her yanı bu şekilde, ne manzara ama. Lake District yani Cumbria ile yanyana ve Kendal'a çok yakın ama bu yöre daha az turistik. Yani Lakes'ten çok daha az kalabalık, ingilizin unspoilt dediği şekil bir yöresi...
Jim bu Robin/Kızılgerdanları ellerinden beslediğini anlattı, gerçekten de kaçmıyorlardı
Böğürtlen yiye yiye yürüyüş...
Kendal şehrine tepeden bakış
Bunların adını bilen var mı?
Minik adamımız Dent kilisesinde babası ile yürüyor
İngiltere'nin en yüksek tren istasyonu Dent'teymiş ve trenin geçişi çok tatlı bir manzaraydı
Ingleton
Ingleton'da Wild West festivali vardı, Amerikan sivil savaşı canlandırdılar, hayret ettik aslında, genelde İngilizler pek Amerikan hayranı değildir :)
Kiliseden bir tavsiye
Sizergh Castle, nedense bu yöreye ne zaman gelsek buraya uğruyoruz. National Trust üyeliğimizi burada almıştık, ilk göz ağrısı diyelim
Oh ne güzel, ne hoş değil mi? Evet ama 4. gün yani dönüş günü bütün olay bir kabusa döndü. Bisikletleri arabanın arkasına koyup taşıdığımız aparat yolda giderken çottt diye kırıldı. Allahtan otobanda değil köy yolundaydık. Hemen bir cep bulup girdik, bisikletleri yoldaki viraj tabelasının ayağına kilitledik ve telefon sinyalinin çekeceği umudu ile haritadaki en yakın kasaba olan Masham'a sığındık.
Masham'da sığındığımız pub/hotel, Allah razı olsun getirin bisikletleri dediler, atladık arabaya yeniden, ben naz ve memo'yu bisikletleri bıraktığımız yere götürdüm, onlar 2 bisiklete binip geldiler ve daha eski olanı orada, hiçliğin ortasında bıraktık. nihayetinde geri gelen bisikletleri pub'ın avlusuna kilitledik.
Peki bu tatilden çıkarılan hisseler nedir?
- bisiklet taşıyacaksanız aparatın arabanıza uygun olmasını kontrol edin, recommended olsun. Allah korusun kaza var bela var, taşıyıcının adının 'universal' olmasına aldırmayın ve bizim gibi salaklık etmeyin.
- Hangi kasabaya gidersen git mutlaka bir Türk var, kendisi kebapçı oluyor ve neden ingiltere'de tatil yaptığımızı anlayamıyor, niye türkiye'ye gitmek varken bu nalet yerde geziyoruz (hiçbiri sevmiyor britanya'yı, hepsi türkiyeci ama türkiye'ye dönen yok)
- dağa giderken el feneri alın
**Part-1 yani İlk keşif gezimiz ise Norfolk'a ve 'area of outstanding natural beauty' denilen kumsallarına yaptık. Orada da Barbara ve Rob'un cottage'ında kaldık. İşallah vakit bulunca o yazıyı da yazacağım,onların hikayelerini de, ne de olsa hepsi anı bunların...
3 yorum
Nuray sağolsun sayesinde -ve tabii ki sizlerin- ufak bi tur attım gecenin yarısı...1. bölüm merakla bekleniyor...güzel yaşamlar. Miniği de öptüm.Saadet
YanıtlaSilsüper bir gezi olmuş! ama özellikle jim'i bizzat tanıyasım, yanaklarını sıkasım geldi :) maceranın başını da bekliyorum meropi!
YanıtlaSilBöylesi güzel bir ortam, neşeli gülen yüzler ve gözler görmek kadar güzeli yok :)
YanıtlaSilen derin düşüncelerini dök bebeğim